Bakan Nebati'nin açıklamalarından satır başları:

Enflasyon Türkiye'nin tek başına problemi değil, dünyanın problemi. Avrupa resesyona doğru gidiyor. ABD'de enflasyon sürekli tartışılıyor. Enflasyon sebebi ise küresel emtia fiyatlarındaki yükseliş. Bunu somutlaştıracak şeyin en iyi örneği Vuhan'daki virüstür. Vuhan'da bir kişi hapşurdu, dünya mahvoldu. İnsanların ertesi gün öngörüleri kayboldu. Bu ağır bir belaydı. 21. yüzyıl iyi başlamadı. Büyük krizlerin etkileri uzun yıllar sürüyor. Salgın, emtia fiyatlarının çökmesine neden oldu. Bununla birlikte dünyaya baskı oldu. Yazın mayıs itibariyle normalleşmeye dair öngörülerimiz vardı. Dünyadaki herkesin öngörüsünü bozuldu. Savaş başladı. 3 gün süreceği öngörülen savaş, dünyayı kuşatmış durumda. Son 70 yılın en büyük enflasyonun yaşandığı süreç yaşandı

Onlarda çift hane yeni gelirken, Türkiye'de yüzde 80'e neden gelindi. Petrol ve gaz ithalatımız var. Bunların getirdiği baskı ve makro ekonomik göstergesinin desteklemediği kurlardaki ani yükselişler. Bunu fırsat bilenler döviz kurlarının yükselmesine neden oldu. Fiyatlamada davranışlar bozuldu. 20 aralık gününü hatırlayın. Dolar 22 lira olacak sahte belgeler dolaşıyor. Spekülasyonu aşmıştı. Bunların yanında Türkiye'deki enflasyonun 3.sebebi beklentilerdir. Beklentiler bozuldu. Bir tarafta salgın sonra savaş, işletmeler stoklara girdi. Fiyatlar yükselecek diye fiyatlar öne çekildi. Ucuz kredi ile talep enflasyonu oluştur. Bunlar yüzde 83'e gelmesine neden oldu. Bizim bakış açımız var. Mart ayında Washington'daki toplantılarda, 'İkilemle karşı karşıyasınız' demiştim. Enflasyon mu, büyüme mi? Bizim politikalarımızı onlar da sorguladılar. G20 toplantılarında bu tepkinin azaldığını gördüm. Emtia fiyatlarındaki sakinleşme petrol fiyatlarında sakinleşme gıda fiyatlarında sakinleşme sonrası enflasyon üzerindeki baskıyı azaltıyor. Sert frene basmıyoruz, artış hızının azalması lazım. Beklentilerin kırılmasını gerçekleştirecek şey aralık ayında enflasyonun baz etkisiyle azalmasını göreceğiz.


Elbette. Gıda enflasyonu en büyük ağırlığa sahip parça. Hayat pahalılığının en büyük hissettirildiği grup. Bu dünya ülkelerinde de öyle. Gıda ile ilgili oran enflasyonun üzerinde. Bu alanı bizim daha fazla müdahil olmamız gerekir. Enflasyonun daha çok etkilediği grup dar gelirliler. KDV indirimlerine gittik, hanelerdeki elektriği 8'e düşürdük. TMO üzerinden depolama faaliyetlerini yürüttük. Tarım Kredi Kooperatifleri sayıları artıyor. Binlerle ifade edilecek büyüklüğe ulaşmış durumda. Yazın domates, salatalık, biber tarlada. Kışa gelince alan daralıyor, serada yetişiyor. Maliyetler fiyattaki ürüne yansır. 'Domatesi niye yiyorsun?' deme lüksümüz yok. Seracılıkla ilgili finans paketi açıkladık, devam ediyoruz.

Desteklemelerde bunu hissettirirsiniz. Zaman ve yatırım bedeli var. Bu politikanın aktif hale getirilmesiyle gıdadaki sorun zaman içinde çözülecektir. Bizim yılın başında 'Hazine Maliye Bakanlığını sahaya indirmeyin' diye ifadede bulunmuştum. Geçen yıl yapılan denetim sayısı 120 bin. Bu yıl 550 bin. Yıl sonuna kadar 1 milyon hedef koymuşuz. Fahiş fiyatın üzerine gidiyoruz. Risk analiz genel müdürlüğümüz pasifti, iyi bir arkadaşımızı atadık buraya. İnternet üzerinden satışta radara yakalandılar, 100 binin üzerinde. 106 bin riskli mükellef görüldü, çalışma yapılıyor. Vergi Denetim Kurulu ile yapıyı birleştirip, kontrol mekanizmasını üst seviyeye çıkarıyoruz. Bu denetimlerin sıkılaşması fiyat davranışlarındaki bozukluklarda teşhis edilmesi ve cezalandırılması için adım atmış bulunuyoruz. Kötü bir dönem geçirdik ama şimdi toplum daha hassas. Cumhurbaşkanımızın iradesini uygular hale getiriyoruz. Daha iyi bir kış olacak. Bu kış geçen kış gibi olmayacak.

FAİZ İNDİRİMLERİ DEVAM EDECEK Mİ?
Faiz enstrümanını kullanan ülke sayısı 165. Enflasyon altında faiz kullanan ülke sayısı 132. Bize bir şey öğretildi. Faiz, enflasyon üzerinde olması lazım. Bu öğretiyi reddediyoruz. Dünya 'Siz uygulayın' diyor. ABD'deki faiz 9-10 civarında. Avrupa'da 10'lar civarında faiz oranı 10 kat fark var. 'Bize yatırım yapmaya gelin' diyorlar. 'Faizlerle geri dönmeyin' diyorlar. Bize 'Faizi artır, fonlarım gelsin paraları alsınlar, ülkeme kar getirsinler' diyor. Almanya'da para yatırırsanız, üzerine para ödersiniz. Biz onların yaptığını yapmaya başladık. Makas neden geniş? Model değişikliği sizin karşı karşıya kalacağını süreç ya azalır ya yükselir. Savaş baskısıyla şiddetli hissettik. Türkiye 90'lı yılları kaybetti. Denge arayışıydı. 2002'de AK Parti yeni bir denge oluşturdu.

Orta gelir tuzağından çıkma arayışıydı. 2013'ten itibaren operasyon darbe kavga deyin salgın, savaş bunlar Türkiye'de yeni dengenin gelmesinin süresini uzattı. Cumhurbaşkanımız, 10 yıldır 'Yeni bir dengeye gelmeye çalışıyorum' diyor. Şimdi cumhurbaşkanıyla aynı düşünen birisiyim ben. Buraya gelirken makas açıldı. Temel problem budur. Adım atıyorsunuz, hızlı şekilde geri çekiyorsunuz. Biz çöküntüye izin vermedik. Cumhurbaşkanımız ifade etti. Tek haneye gidecek adımlar atılacak. Kredinin ucuzlaması ve enerji fiyatlarının düşmesiyle Türkiye bu dengeye gelecektir.

Enflasyon hepimizi ilgilendiriyor. Otomobil hepimiz kullanıyoruz. Direksiyonu çevirince otomobil döner. Teknede çevirince dönmezsiniz. Sancak iskele. Hangi yöne çevireceğinize karar vereceksiniz. Rüzgarın yönüne göre de dümeni ayarlamanız lazım. Ekonomi böyle bir şey. 'Enflasyonu düşüreceğiz' diyorlar. Kapalı ortamda söylüyorlar, faiz artıracağız diyorlar. Böyle bir dünya olamayacak. Bu ülke buna izin vermeyecek.