Emekliliği ve İstifası Yoktur Anne ve Babalığın.Bugün, anne- babalarla çocukların arası açılıyorsa,
modernite adına onların bazı özel yaşamlarına müdahale etmekte zorlanıyorsak,
internet kafeler ve bilgisayarlar çocuklarımızı ve gençlerimizi emziriyor ve avutuyorsa,
devreye elektronik bakıcılar girmişse,
 tahammül sınırımız alarm veriyorsa,
merhameti direğin tepesinden indirmeye başlamışsak...

İşte burada durun ve gözlerinizi kapatın.60 saniye düşünün. Ve akşam eve gidince kapatın televizyonunuzu. Oğlunuzu, kızınızı, eşinizi alın karşınıza. Geç kalmadık ve kalmayacağız. İlişkilerinizi tekrar gözden geçirin,

Unutmamak gerekir ki “nasıl bir çocuk sahibi olacağımız bizim elimizde değilken nasıl bir anne ve baba olacağımız” bizlerin elinde… Yasamda bazı şeylerde tercih hakkınız yoktur. Annemizin ve babamızın kim olacağını biz seçemeyiz. Ya da akrabamızın. Bu çocuklara kimse doğduğunda şu adamın bu kadının çocuğu olur musun diye sorulmadı. Yanı bir tercih hakları yoktu. Tercih edilen anne ve babalar olursak zamanla tercih ettiğimiz gibi çocuklar yetişir ve tercih edilen bireylerin oluşmasına imkân sağlarız

Bugünün genci, daha çok kendisini dinleyen, anlayan ve anlaşıldığına kanaat getirenlerle iletişim kuruyor. Çünkü insan psikolojisinde anlaşılmak kadar etkili bir süreç yoktur. kimse beni anlamıyor, eşim beni anlamıyor, öğretmenim beni anlamıyor diye agresif psikolojiler sergilemenin temelinde işte “anlaşılmamak” yatar diye düşünüyorum.

İçinde bulunduğumuz çağda maalesef teması ve dokunmayı az yaşıyoruz. Dokunmanın ve temas kurmanın insan yaşamında derin etkileri var. Bir bebeğin altını değiştiren ve ona bu sayede dokunan anne, farkına varmadan aslında bebeğin duygu dünyasına ve sinir organlarına sayısız pozitif katkı sağlıyor.

Dokunmak, sarılmak, kucaklamak ve öpmek, en kestirme iletişim yollarından biridir. Bunu yaparken sizden kimse para pul istemiyor. Tamamen bedava yani. Bugün Avrupa’da birçok doktor, reçetelerine sabah 2,öğle 2 aksam iki sevdiklerinizle kucaklaşın, onlara dokunun, sarılın diye reçetelere ilaç gibi yazıyor.

Unutmayın: Yüzyıllar öncesinde olduğu gibi modern çağda da insanların kalbine girmenin tek yolu, bir gülümseyişte, sıcak bir sözde, içtenlikte gizli…. Çocuklar hayatımızın fotoğraflarıdır, nasıl poz verirsek öyle resim alırız…