Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, polis memuru Osman Yalınkaya'nın Çarşı Mahallesi'ndeki ormanlık alanda başından vurulmuş halde bulunması üzerine, olay sırasında yanında bulunduğu gerekçesiyle tutuklanan sanık Mahmud Sezgin hakkında yürüttüğü soruşturmayı tamamladı.

Soruşturma sonucunda hazırlanan iddianamede, Osman Yalınkaya ile sanık Mahmud Sezgin'in çocukluk arkadaşı oldukları, olay tarihine kadar da irtibatlarının kopmadığı anlatıldı.

Sanık Mahmud Sezgin'in devlet okulunda öğretmen, Osman Yalınkaya'nın ise polis memuru olduğu belirtilen iddianamede, ikisinin de devlet memuru olduklarından eşleri adına Tuzla ve Kartal'da anaokulu açıp birlikte işlettikleri kaydedildi.

İddianamede, olay tarihinde Osman Yalınkaya'nın, sanık Mahmud Sezgin'i 2 defa aradıktan sonra yanına gittiği, ikilinin daha sonra birlikte Yakacık Çarşı Mahallesi Ormanyolu üzerinden Kartal'a geldikleri ve burada işlettikleri anaokulu nedeniyle tartıştıkları anlatılarak, sanığın polis memuru Osman Yalınkaya'ya ait silahla ateş ettiği aktarıldı.

Sanık Mahmud Sezgin'in daha sonra koşarak yoldan geçen bir minibüsten yardım istediği bilgisi verilen iddianamede, minibüstekilerin yardım etmemesi üzerine karşı istikametten gelen devriye ekiplerini durdurarak yardım istediği, başından vurulan ve hastaneye kaldırılan polis memuru Osman Yalınkaya'nın hayatını kaybettiği ifade edildi.

Sanığın ifadesinde, "Net olarak hatırlayamamakla beraber silahın sol elinde olduğunu düşünüyorum" dediği aktarılan iddianamede, olay yerine giden tanık polis memurlarının ise silahın, hayatını kaybeden Osman Yalınkaya'nın sol elinin altında durduğunu söylediği belirtildi.

İddianamede, herhangi bir insanın sol eli ile sağ parietal kemiğine yakın atış gerçekleştiremeyeceğine yer verilerek, sanığın maktulü tabanca ile vurduğunun anlaşıldığı kaydedildi.

- "Sanığın tabancadaki parmak izlerini sildiği anlaşılmıştır"

İstanbul Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü Parmak İzi Geliştirme Laboratuvarı Büro Amirliği'nin, tabanca ve şarjörde parmak izi tespit edilemediği yönünde rapor verdiği ifade edilerek, raporda "Maktul kendisini vurmuş olsaydı tabancada parmak izi çıkması gerekmektedir. Kaldı ki maktulün beylik tabancası olduğundan, maktulün parmak izinin çıkması gerekirdi. Şüphelinin maktulü beylik tabancasıyla vurduktan sonra tabancadaki parmak izlerini sildiği anlaşılmıştır." görüşünün yer aldığı vurgulandı.

Polis memurunun eşi A.Y'nin alınan beyanında, eşi ile sanığın ortaklıkları nedeniyle sıkıntı yaşadığını belirterek, eşinin intihar edecek biri olmadığını söyledi.

Sanığın eşi aracılığı ile kendisine ulaşarak kan parası adı altında anaokullarını vermek istediğini aktaran A.Y, bu teklifi kabul etmediğini ifade etti.

İddianamede, bu kapsamda sanık Mahmud Sezgin'in "kasten öldürme" suçundan müebbet hapisle cezalandırılması talep edildi.

Sanık Sezgin ilerleyen günlerde Anadolu 1. Ağır Ceza Mahkemesinde hakim karşısına çıkacak.