Atipik otizmli oğlu Göksel Şahin'in eğitim gördüğü okulda sınıf öğretmeni tarafından fiziksel şiddet gördüğü iddiasıyla savcılığa şikayette bulunan anne Fulya Şükran Şahin, hukuk mücadelesini sonuna kadar sürdüreceğini belirtti.

Anne Şahin, ağır ve orta derecede otizmli çocukların eğitim gördüğü Fatih'teki bir özel eğitim ve uygulama okulunda okuyan 12 yaşındaki atipik otizmli oğlu Göksel'in, 24 Şubat'ta okuldan eve döndükten sonra kıyafetlerini değiştirirken sağ kolunun altında bir morluk fark etti.

Kolunu bir yere çarpmış olabileceği düşüncesiyle konunun üzerinde durmayan Şahin, ertesi gün oğlunun kolundaki morlukların arttığını gördü.

Kolundaki morlukların nedenini oğluna sorması üzerine Göksel'in ''Sakallı, bıyıklı öğretmenim yaptı." diyerek, annesinin kolunu parmaklarıyla sıkarak olayı gösterdiğini öne süren Şahin, oğlunun okuldaki öğretmenlerin yer aldığı toplu fotoğraf üzerinden de aynı kişiyi tespit ettiğini savundu.

4 Mart'ta hastaneye giderek oğlu için darp raporu alan Şahin, ertesi gün raporla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na, 6 Mart'ta ise Fatih İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne şikayette bulunarak, olayla ilgili inceleme başlatılması talebini iletti.

Evladının eğitim hakkı için hukuk mücadelesini sonuna kadar sürdüreceğini belirten anne Şahin'in tek isteği, oğlunun diğer çocuklarla eşit eğitim hakkına sahip olması.

- "Göksel fotoğraftan yapan kişiyi gösterdi"

Anne Fulya Şükran Şahin, AA muhabirine, konuşamadığı gerekçesiyle oğlunu 2 yaş 3 aylıkken anaokuluna gönderdiklerini, okul müdürünün yönlendirmesiyle doktora başvurmaları sonucu Göksel'e 3 yaşındayken hafif mental retardasyon, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, 9 yaşında ise atipik otizm tanısı konduğunu anlattı.

Çocuğunun anaokulundan bu yana hiçbir okulda kabullenilmediğini, psikolojik ve fiziksel şiddete maruz kaldığını savunan Şahin, kaynaştırma eğitiminde ve özel eğitim sınıfında eğitimine devam edebilmesi için mücadele verdiklerini söyledi.

24 Şubat'ta okuldan eve gelen oğlunun kolunun altında 2 morluk olduğunu gördüğünü fakat çok önemsemediğini dile getiren Şahin, "Eşime resmini çekip attım. 'Dün böyle bir şey yoktu.' dedi. Ertesi gün tekrar geldi okuldan. Üzerini çıkarttım baktım, koltuk altından aşağı kadar parmak izleri, mor bir şekilde. 'Göksel ne oldu buraya?' dedim. 'Sakallı, bıyıklı hocam yaptı.' dedi. İsimleri tutamaz aklında. Bunu yapan okuldaki sınıf öğretmeni." diye konuştu.

Sınıfta derslere iki öğretmenin girdiğini, diğer kadın öğretmeni arayarak olayı anlattığını aktaran Şahin, okuldaki öğretmenlerin toplu bulunduğu bir fotoğrafı oğluna göstermesi üzerine Göksel'in "Bu hocam yaptı." diyerek aynı kişiyi gösterdiğini aktardı.

- "Çocuğumu 'Yalan söylüyor.' diye yargıladılar"

26 Şubat'ta Eyüp Devlet Hastanesinden oğluna darp raporu aldığını belirten Şahin, ertesi gün Çağlayan Adliyesine giderek, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına şikayet dilekçesi verdiğini anlattı.

Şahin, olayın sosyal medyada gruplarda paylaşılması üzerine okuldan arandığını belirterek, şunları kaydetti:

"Okula gittiğimde bana 'Bakın orayı kamera görmüyor. Buraya da kamera koymak lazım.' dediler. Benimle dalga geçiyorlar. Okuldan destek görmek isterdim. Direkt çocuğumu 'Yalan söylüyor.' diye yargıladılar. Çocuğum kameranın görmediği yerde cep telefonu kamerasıyla kayda alınmış. Bunu da anlamış değilim. Dün tekrar çocuğumun eğitime başlaması için okula gittim. Bana bu görüntüleri izlettiler. 'Siz bunu bilerek yaptınız. O yüzden çocuk öğretmene vurmaya çalışırken video çektiniz.' dedim. Bunun bilinçli yapıldığını düşünüyorum. Beni kovar gibi davrandılar. 'Çabuk gidin buradan. Tutanak tutun hemen.' gibi cümleler... Telefonla ses kaydımı aldılar. Olayı sosyal medyadan paylaştığım için hukuki süreç başlatacaklarını söylediler."

Okul yönetiminin öğretmenin arkasında durduğunu ileri süren Şahin, "Bana deselerdi ki, 'Fulya hanım kolunu tuttum, özür dilerim. Böyle böyle oldu.' Yine boynum kıldan ince. Çünkü dedim ki, benim çocuğumu bir okul kabullendi artık ama maalesef kabullenmemişler. Kaç senedir çocuğum okula gidiyor. İlk defa güvendim." dedi.

- "Adalete sığınıyorum, bunlar affedilmemeli"

Savcılığın başlattığı soruşturmanın sonucunu beklediğini ifade eden Şahin, "Diyelim takipsizlik kararı çıktı. Yine burada adalete sığınıyorum, bunlar affedilmemeli. Bu işin arkasındayım. Sadece kendi çocuğum için değil, bütün özel gereksinimli çocuklar için hukuki mücadeleme devam edeceğim. Kendimden yola çıkarak hepimizin sesi olacağım." diye konuştu.

Engelli çocukların da eğitim hakkı olduğunu fakat bunu elde etmekte zorlandıklarını, şiddete ve dışlanmaya maruz kaldıklarını dile getiren Şahin, "Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a, Milli Eğitim Bakanımız Ziya Selçuk Bey'e ve TBMM'ye sesleniyorum. Artık bunlara 'Dur.' desinler. Sesimizi duysunlar, destek olsunlar. Bize şiddet göstermesinler, buna engel olun. Sadece çocuklarımıza eğitim hakkı istiyoruz. Alan mezunu eğitimciler istiyoruz." çağrısında bulundu.

Olayla ilgili İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğünün de müfettiş görevlendirdiği ve inceleme başlattığı öğrenildi.