Günahıyla sevabıyla bir Toplu Sözleşme Görüşmesi dönemi daha geride kaldı. 6. Dönem Toplu Sözleşme Görüşmeleri sonucunda memur ve emeklilere: 2022’nin ilk 6 ayında % 5 ve enflasyon farkı, ikinci 6 ayında % 7 ve enflasyon farkı, 2023'ün ilk 6 ayında % 8 ve enflasyon farkı, ikinci 6 ayında ise % 6 ve enflasyon farkı oranında zam kararı alındı. Görüşmeler, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ve Kamu İşveren Heyeti Başkanı Vedat Bilgin ile Memur-Sen Genel Başkanı ve Kamu Görevlileri Sendikaları Heyet Başkanı Ali Yalçın tarafından imza altına alınarak sonuçlandırıldı.

Tabii, memur zam oranı açıklandıktan sonra tabiri caizse yer yerinden oynadı. Memur kesiminin ve emeklilerin büyük çoğunluğu, zam oranlarından memnuniyetsizliklerini dile getirerek sözleşmeyi imzalayan Ali Yalçın’ı yerden yere vurdular. Ali Yalçın’a yönelik adeta sosyal linç kampanyası başlatıldı denilse yeridir.

Biz de 12 Ağustos tarihindeki “Memur Maaş Zammında, Hükûmet ve Sendikaların Tekliflerinin Analizi” Başlıklı yazımızda:

“Cumhurbaşkanlığı sistemiyle beraber devlet ve hükûmet kavramlarının iç içe geçmiş olması, toplum kültürümüzün de devleti baba olarak gören anlayışından dolayı; kitleler devlete/hükûmete karşı memnuniyetsizliklerini ifade etmeye çekiniyorlar. Devlete/hükûmete karşı açıktan ifade edilemeyen tepkiler, hak arama adına ortaya çıkan sendika temsilcilerine yönleniyor. Özellikle de hükûmetle aynı sosyal tabanı paylaşan sendika olarak, Memur-Sen ve onun Genel Başkanı Ali Yalçın’ın tepkilerin odağında yer alacağını görmek için müneccim olmaya gerek yok. Bu tabloda Toplu Sözleşmede memurları tatmin edecek bir sonucun ortaya çıkmaması, hükûmet kadar Memur-Sen ve Ali Yalçın’ı da yıpratacaktır.” ifadelerine yer vererek bu günleri öngörmüştük.

Oysa aynı Ali Yalçın, ilk defa Toplu Sözleşme imzalamıyordu.

Ali Yalçın,

2015 yılındaki 3. Dönem Toplu Sözleşmede: 2016 yılı için ilk 6 ay  %6, ikinci 6 ay  %5 oranında maaş zammı, artı enflasyon farkı, 2017 yılı için ilk 6 ay %3, ikinci 6 ay %4 oranında maaş zammı, artı enflasyon farkı kadar zamma imza atmıştı.

2017 yılındaki 4. Dönem Toplu Sözleşmede: 2018 yılı için ilk 6 ay %4, ikinci 6 ay %3,5 oranında maaş zammı, artı enflasyon farkı, 2019 yılı için ilk 6 ay  %4, ikinci 6 ay %5 oranında maaş zammı, artı enflasyon farkı kadar ilave zamma imza atmıştı.

2019 yılındaki 5. Dönem Toplu Sözleşmede: Ali Yalçın, verilen zammı yetersiz bularak imza atmamış, konu Kamu Görevlileri Hakem Kurulunca karara bağlanmıştı.

Bizler, kamu çalışanları olarak; ne Ali Yalçın Toplu Sözleşmeyi imzalamadığında hükûmetle aynı sosyal tabanı paylaşan sendikanın genel başkanı olarak bu yaptığı delikanlılığı kıymetlendirdik ne de imzaladığı zaman demokratik tepkimizi ortaya koyabildik. Sosyal medyadan hastag açarak ya da memur sitelerinde yazılan yazıların altına yorum savurarak düzelmez bu işler... Kimse kusura bakmasın ama balık hafızalı, kısa sürede unutan bir toplumuz. Bizim adımıza hareket edenlerde bu durumun pek tabii farkında…

 Sendikalardan istifa edin demiyorum. Ama demokratik tepkinizi bir şekilde tamamen meşru zeminlerde gösterin. İlla istifa edeceğim diyen varsa onun da hakkıdır. İstifa edebilir. Ancak biz memurlar olarak; “Bu sendika hükûmete yakın sendika, belki bir işimi gördürürüm… Belki terfi, tayin yaptırabilirim, belki çocuğumun okul kayıt işini bağış vermeden halledebilirim, belki müdürüm ders programımı kötü yaparsa sendikama giderim, belki müdür olmak istersem referans olabilirler mi?” kaygısı, umudu ve beklentisiyle bir sendikaya asla yüklenmemesi gereken anlamları yüklersek ve sendika temsilcimiz karşısında sus pus oturursak olacağı bu…

Sendikaların üyesi memurlar olarak;

Sendikamızı denetlemezsek… Sendikamızdan sendikacılık dışında işler beklersek... Kaygıların, kuşkuların ve korkuların arasında kaybolursak... Beğenmediğimiz sendika ilçe, şube ve genel merkez yönetimlerini değiştirmek için ilk sendika seçimlerinde tepkimizi ortaya koymazsak… Beğenmediğimiz Toplu Sözleşmeye imza atan genel başkana destek veren delegelere, demokratik zeminde bunun hesabını sormazsak.

En önemlisi! Bütün bu saydıklarımızı, bizim değil de önce başkalarının yapmasını beklersek… Daha çok bekleriz… Kimse kızmasın. Ben kendimi yazdım. Siz de kendinizi bi yoklayın derim…

Ne bütün suç Ali Yalçın’ın ne de Ali Yalçın, Günah Keçisi!

Murat Kenan Erdem