İşte Saygı Öztürk’ün bugünkü yazısı:

Muharrem İnce, 33 yaşında CHP il başkanı seçildi. 4 dönem milletvekilliği yaptı. Bu dönemde partisinin TBMM Grup Başkanvekilliğini de yürüttü. Cumhurbaşkanı adayı yapıldı. Ama, günün birinde Muharrem İnce’nin partisinden ayrılıp, ayrı bir parti kuracağına açıkçası CHP’liler hiç ihtimal vermedi, hala da vermiyor. Şu günlerde İnce’nin parti kuracağına ilişkin haberler yayımlanmasına rağmen, “Muharrem İnce, CHP’nin evladıdır. Partisinden ayrılmaz” diyenler de az değil.

İnce’nin parti kurma hazırlığı içinde olduğunu gazeteci ağabeyimiz Yalçın Bayer duyurmuştu. Muharrem İnce de bu konuda “Doğru” ya da “Yok öyle bir şey” demedi. Kuşkusuz, kendisini bu süreçte çok sayıda gazeteci aradı. Ama, o telefonu evde bırakıp bahçede oturuyor. Yani, çalan telefonlara bakmıyor. Ama, sürekli birlikte olduğu bazı isimler var. İşin garibi onlar da telefona cevap vermiyor, ya da cevap vermesi gerekenlere veriyor, aramaları gerekenleri arıyor.

“EVET, PARTİ KURACAĞIM”

İşte, Muharrem İnce’nin çok yakınında olan bir siyasetçiye güçlükle ulaştım. Kendisine net sorular sordum, o da, “İnanın sizin merak ettiklerinizi biz de merak ettik ve kendisine sorduk” dedi. İsminin açıklanmasını istemedi. İşte, İnce’nin yakınındaki o siyasetçinin soruları ve İnce’nin verdiği cevaplar:

– CHP’den ayrılacak mısınız?

Evet ayrılacağım.

– Parti kuracak mısınız?

Evet, yeni yüzlerle parti kuracağım.

YENİ ÇIKIŞ YOLU LAZIM

– Ne zamana kadar partiyi kurmayı planlıyorsunuz?

Yılbaşına kadar partimizi kurmuş olacağız.

– Niçin parti kurma ihtiyacı duydunuz?

Türkiye’nin gidişatından memnun değilim. Cumhuriyet’in kazanımlarını yok ediyorlar. İktidardan da, muhalefetten de memnun değilim. Türkiye’ye yeni bir çıkış yolu lazım. Birinci parti olma iddiasıyla yola çıkıyoruz. ‘Dostlarla, ittifaklarla’ değil, kendi partimizle birinci olmak, Türkiye’yi yönetmek istiyorum. Kılıçdaroğlu, ‘Dostlarla birlikte iktidara geleceğini’ söylüyor. Kendi partisindeki dostlarını unutmuş olan Kılıçlardoğlu mu dostlarıyla iktidar olacakmış? Uzak dostlarına bakacağına, partideki dostlarına el atmalı. Bu haliyle CHP umut olamıyor.

YEREL SEÇİMDE BAŞARI

– CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yerel seçimlerde önemli bir başarısı var. Bunu dikkate almıyor musunuz?

Son yerel seçimdeki başarı ne Kemal Kılıçdaroğlu’nun ne de CHP’nin başarısıdır. Bu başarı adayların ve Kürtlerin başarısıdır. Kürtler bize bu seçimi hediye etti. Ama Kürtlere bir teşekkür bile edemediler.

– Nasıl bir kadroyla çıkacaksınız?

Siyasette yeni yüzlerle yola çıkacağız. Yepyeni, alanında uzman, daha önce siyaset yapmamış, memleket sevdalısı bir kadroyla yola çıkacağım.

TUVALETİN ÖNÜNE

– Kılıçdaroğlu’na niçin kırgınsınız?

Beni üzen bazı söylentilerin ve bazı uygulamaların kaynağının CHP Genel Merkezi olduğunu biliyorum. Son kurultayda CHP’nin Yalova delegelerinin yanına oturtuldum. Bunun için rahatsız değilim ama niçin belediye başkanları delegelerinin yanında oturtulmadı. Belediye başkanları da kendi illerinin delegesinin yanında değil, başka yerde oturtulmuş. Oysa, CHP geleneğinde belediye başkanları il delegelerinin olduğu yerde otururdu. Ahmet İsvan da, Murat Karayalçın da, Nurettin Sözen de öyle oturmuştu. Partimizin Cumhurbaşkanı adayıyım, beni tuvaletin önüne atmışlar. Yine sesimi çıkarmadım. Böyle bir şey olabilir mi? Buna rağmen Genel Başkan Kemal Kılıçdroğlu’na saygısızlık yapmadım ve konuşmasını da sonuna kadar dinledim. Genel başkan salondan çıkınca ben de çıktım.

– Kırgınlıklarınızda iftiralara uğramak mı etkili oldu?