Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Mersin Genişletilmiş İl Danışma Toplantısı'nda konuşuyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasının satır başları şöyle;

Salgın şartlarının hafiflemesiyle birlikte illerimizi ziyaret ediyor, insanımızla hasret gideriyoruz. Yapımı tamamlanan eserlerin toplu açılış heyecanını vatandaşlarımızla birlikte yaşıyoruz. Bu ayın başından itibaren ülkemizin farklı illerinde pek çok eser, hizmet ve tesisin açılışını yaptık. Adli yıl açılışında 10 bloktan oluşan 422 bin metrekare kapalı alana sahip yeni yargıtay binamızı Ankara'da hizmete aldık. Ağustos ayında bir taraftan yangın sel felaketleriyle mücadele ederken bir taraftan taarruzi insansız hava aracı AKINCI'nın teslimatını gerçekleştirdik. Pakistan Cumhurbaşkanı ile birlikte MİLGEM Pakistan ilk gemi denize indirme ve açık deniz karakol gemisi sac kesimine iştirak ettik. Ankara 2. OSB'de yapımı tamamlanan 26 fabrikamızın ekonomimize kazandırmanın gururunu yaşadık. Görüyorsunuz, yan gelip yatma yok.

Bu arada gençlerimizle bir araya gelerek onların coşkusuna, dinamizmine ortak olduk. Sıcak, yağmur, uzak demedik. Milletimizle buluşmak için tüm şartları zorladık. Muhalefet genel başkanları evlerinin odaları arasında dolaşırken biz doğrudan tüm Türkiye'yi geziyor. Muhalefet sadece belli illere, belli kesimlere hapsolmuşken biz 84 milyonun tamamına ulaşıyoruz. Onların gündeminde iftira var, yalan terörü var. Onların gündeminde yıkım var, engellemek var, takoz olmak var. Onların gündeminde Türkiye'yi eski karanlık günlerine geri döndürmek var. Onların gündeminde yasak var, sessiz çoğunluğun sesini yeniden kısmak var. Milletimizin değerlerini aşağılamak var. Elinde çekiçten başka bir şey olmayan bütün sorunları çivi olarak görürmüş. Bunların da yalandan başka siyaset vizyonları yok.

Nasip olursa pazar günü Amerika'dayız. Pazartesi günü New York'ta Birleşmiş Milletler'in tam karşısında 36 katlı Türk Evi'nin açılışını da yapacağız. Tam BM'nin karşısında. Hamdolsun bu da tabi bize nasip oldu. Nitekim son günlerde yaşananlar muhalefetin Türkiye gibi Türkiye'nin bekası gibi derdi olmadığını göstermiştir. Bunların bırakın ülkeyi yönetmeyi ellerinin altındaki belediyeleri bile yönetemediklerine şahit olduk. Seçim zamanı verdikleri ne kadar boş vaatleri varsa hepsinin altında ezildiler. Artık illerde sular akmıyor. En temel belediye hizmetlerini dahi yerine getiremeyen bir beceriksizlikle karşı karşıyayız.