İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) mahrem yargı yapılanmasına ilişkin soruşturmada, itirafçı beyanları, ankesör kayıtları, ByLock içerikleri ve örgüt evlerine ait "çapraz faturalandırma sistemi" sayesinde 29 ''hakim-savcı sınav çalışma evi'' deşifre edilirken, hala kamuda çalışan örgüt mensubu yeni şüphelilere ulaşıldı.

"çapraz faturalandırma sistemi" kullanılmış

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca, FETÖ'nün mahrem yargı yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında, "hakim-savcı sınav çalışma evleri"ne düzenlenen operasyonlar ve elde edilen bulgular sayesinde, söz konusu evler deşifre edilerek örgüte ağır bir darbe daha vuruldu.

Sorusturma kapsamında, örgutun hakim/savcılık sınav calısma evlerini oncelikle Ankara'da orgutledigi, 2014 yılı ve sonrasında faaliyetlerinin genislemesi sebebiyle Istanbul ve Izmir'de de bu evlerin acılmaya baslandıgı belirlendi.

İtirafçı beyanları doğrultusunda, hukuk öğrencileri veya hakim savcı olmak için çalışan mezunların kaldığı İstanbul'daki evlerin tamamının yer gösterme suretiyle tespit edildigi, kira sozlesmesi ve aboneliklerinin evlerde kalan kisilerin uzerine oldugu ancak "çapraz faturalandırma sistemi" şeklinde planlandığı, yani bir örgüt evinde kalan şahsın başka bir örgüt evine ait faturaların üzerine kayıtlı olduğu anlaşıldı.

Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan, Istanbul il yapılanması dahilinde bu evlerden sorumlu örgütsel tabirle "mudur" konumunda olan karı-koca suphelilerin, teshis ve yer gosterme yapmak suretiyle Istanbul'daki yapılanmayı tamamıyla ortaya cıkarttıkları, bu bilgiler ısıgında ve HTS baz cakısması yontemiyle bu evlerin hemen tamamında kalan kisilerin tespit edildiği ve haklarında islem yapıldıgı belirtildi.

Bu evlerde kalan suphelilerin kesinlikle ByLock kullanıcıları arasından secilmedigini, Bank Asya gibi örgütsel kurum veya kuruluşlarla irtibatının olmadığını belirleyen savcılık, bu evlere yonlendirilen sahısların orgut tarafından ozenle secildigini ve "kripto" olarak tarif edilebileceklerini tespit etti. Bu evlere genellikle universite yıllarında orgut evlerinde kalan, "ev abiligi", "mahrem polis (öğrenci) abiliği" veya "asker (öğrenci) abiligi'' gibi gorevler yurutmüş orgut mensuplarından secilen aidiyeti yuksek, hukuk fakultesi mezunlarının yonlendirildigi ortaya çıktı.

"Renklendirme" yöntemiyle kamuya giriyorlar

Evlerde kalanların orgute aidiyetleri gozetilerek adli yargı ve idari yargı sınavlarına yonlendirildikleri, sınavı kazananların 2014 yılına kadar orgutsel referans yontemiyle mulakatı gecmelerinin saglandıgı belirlenirken, 2014 yılı sonrasında evlerde kalanlara aileleri ve sosyal cevreleri de gozetilerek orgut dısından bir referans bulmaları hususunda telkinlerde bulunuldugu tespit edildi.

Bu asamada orgut mensuplarının "renklendirme" adı verilen yontemle farklı ve legal yapılar icerisine sızarak kamu gorevine girdikleri ve faaliyetlerine devam ettikleri, sınavı kazanamayanların ise kesinlikle orgutsel baglarının koparılmadıgı, avukatlık yapılanmasına devredildikleri belirlendi.

Hakim/savcı adaylıgı donemlerinde, orgut mahrem imamlarının bu evlerde kalan kisilerle ankesörlü telefonla cep telefonlarını arayarak irtibat kurdukları anlaşıldı.

Bu evlerde kalan isimlere ulaşıldı

Savcılık, 2016 yılına kadar orgutun ulke genelindeki hakim/savcılık sınav calısma evlerinden sorumlu mahrem abi/abla olan karı koca supheliler N.S. ve F.S'nin ByLock iceriklerinden yapıya iliskin cok sayıda bulgu elde ederek, bu evlerde kalan şahısların isimlerine ulaştı.

Alınan itirafçı beyanları, teşhisler, ByLock içerikleri ve ankesör tespitlerini birlikte değerlendiren savcılık, İstanbul genelinde 29 farklı orgute ait ders calısma evi tespit etti.

Yapılan calısmalar neticesinde bu evlerden sorumlu oldukları ve evlerde kaldıkları anlasılan suphelilere yonelik 3 operasyon düzenlendi. Operasyonlar sonucunda 262 supheliye adli islem yapıldı. Bu sahıslardan 195'i yakalanırken, diğerleri firari olarak aranıyor.

Yakalanan şüphelilerden 88'i etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanarak adli kontrol şartıyla serbest kalırken, diğer şüpheliler çıkarıldığı hakimlikçe tutuklandı.

İtirafçı 88 şüphelinin ifadelerinde, mukerrer isimler haric, 1639 kisiden bahsettiği, kamu sorgusunda bunlardan 160'ının aktif kamu çalışanı, 167'sinin ihraç kamu çalışanı (KHK'lı), 36'sının aktif hakim-savcı, 80'inin meslekten ihraç hakim-savcı olduğu ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca bu kişilerin gereğinin yapılması için ilgili kurumlara bildirildiği öğrenildi.