Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Atatürk Havalimanı'nda Angola'nın başkenti Luanda'ya hareketi öncesinde açıklamalarda bulundu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu "Bu size son çağrımdır" diyerek 18 Ekim'i işaret edip bürokratları uyarmıştı. Kılıçdaroğlu "Pazartesi itibariyle bu düzenin illegal isteklerine verdiğiniz tüm desteğin sorumluluğu size de ait olmaya başlayacaktır" demişti.

Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun sözlerine yanıt vererek “Şimdi bir de tarih veriyor. Hadi bakalım, göreceğiz. Ne yapacağını göreceğiz. Bay Kemal, bu alan boş değil” ifadelerini kullandı.

Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:

- (Kılıçdaroğlu'nun bürokratlara çağrısı) Bu açıklama CHP zihniyetinin, vesayet zihniyeti olduğunun itirafıdır. Bürokrasiyi, seçilmiş hükümete karşı çıkmaya davet etmek, vesayet çağrısından başka bir şey değildir. Bu hukuk dışı çağrı, kamu düzenine tehdittir.

- Cumhurbaşkanından en alt düzeyindeki memuruna kadar herkes görevini hukuka uygun yapmak mecburiyetindir. Kılıçdaroğlu'nun kamu görevlilerine yönelik bu tehdidi, açıkça bir suçtur. Nasıl olur da bu ülkenin memurlarını tehdit edersin? Sen kimsin ya? Böyle bir şeyi nasıl yaparsın.

- Bugüne kadar AK Parti zihniyetinden böyle bir şey duydun mu? 

- Kılıçdaroğlu'nun kamu görevlilerini hatta genel olarak milletimizi ilk tehdidi bu değildir. Hakimlerden başladı, polislere, öğretmenlere tehditler savurdu. Şimdi bir de tarih veriyor. Hadi bakalım, göreceğiz. Ne yapacağını göreceğiz. Bay Kemal, bu alan boş değil.

MERKEZ BANKASI ZİYARETİ

- Merkez Bankası'nın bağımsızlığını tartışıyorsun. Merkez Bankası başkanı sana randevu verdi mi? Bağımsız olmamış olsaydı sana bu randevuyu vermeyebilirdi. Yalan yanlış açıklamalarla hala medyayı kandırmaya kalkıyorsun. Verdiğiniz rakamlar baştan aşağıya yalan, yanlış.

ANKET AÇIKLAMASI

- Özellikle son dönemde ortaya atılan anketlerin kimler tarafından ne amaçla yapıldığı ortadadır. Bu tür anketlerle manipülasyonlardan ciddi anlamda bıktık. Gerçekçi anketler, bunların manipülasyonlarını ayaklar altına alacak anketlerdir. Biz bunlardan bıktık, bunlara da alışığız.