Şanlıurfa'da oturan S.C, geçen yıl ağustos ayında telefonla aradığı emekli emekli tuğgeneral C.E.E.'ye, kendisini polis olarak tanıtıp, kuyumcuda soygun gerçekleştiğini ve operasyon kapsamında evinde bulunan altınları inceleyeceklerini söyledi.

POLİS OLARAK TANITTI

Bunun üzerine C.E.E, evde bulunan 327 bin lira değerindeki 146 adet ata altınını, S.C.'nin yönlendirdiği ve polis olarak tanıttığı A.E.'ye teslim etti. C.E.E, 10 gün sonra yine kendisini arayan S.C.'nin operasyon yapacaklarını belirtmesi üzerine, A.E.'ye bu kez 66 bin lira ile 10 bin dolar verdi. C.E.E, aynı ay içinde kendisini yeniden arayan S.C'ye bu kez, Etimesgut'taki evini satıp, 295 bin lirayı A.E.'ye teslim etti. Dolandırıldığını fark eden C.E.E, polise giderek şikâyette bulundu.


 

PAROLA, 'VATAN-BAYRAK'

Ankara Emniyet Müdürlüğü Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro ekipleri, paraların alındığı 3 farklı tarihte Şanlıurfa'dan Ankara'ya gelip, bir gece otelde kaldıktan sonra tekrar Şanlıurfa'ya dönen A.E'nin kimliğine ulaştı. Gözaltına alınan A.E, C.E.E'nin evine S.C. ile birlikte gittiklerini, içerisinde para ve altınların olduğu poşeti 'vatan-bayrak' parolası ile alarak, yeniden Şanlıurfa'ya döndüklerini söyledi. A.E. ayrıca, S.C.'nin bu iş için kendisine 10 bin lira verdiğini ve olaydan sonra kullandıkları telefon ve sim kartı kırdıklarını söyledi. Bunun üzerine polis, S.C.'yi de Şanlıurfa'da yakalayarak, gözaltına alındı. S.C. ve A.E. emniyetteki ifadelerinin ardından çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.