İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "İçeriden saldırılar devam ediyor. Dışarıdan da saldırılar devam ediyor. Ama Tayyip Erdoğan'ın liderliğindeki Türkiye, Türkiye'nin etrafına öyle bir hat ördü ki ne yaparlarsa yapsınlar o dışarıdan saldıranlar o kozayı o hattı bir türlü delemiyorlar. Delebilseler Türkiye'yi eskiye götürecekler. Eskiden yaptıkları gibi yapacaklar. Tayyip Erdoğan dışarıya koza ördü. İçeride de onlarla mücadele ediyor ve onlara fırsat sunmuyor." dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bir dizi ziyaret kapsamında Tunceli'ye geldi. Burada AK Parti teşkilatı ile Öğretmenevi'nde bir araya gelen Bakan Soylu, açıklamalarda bulundu.

"Tunceli'nin dağlarında 570 terörist vardı, şimdi 21 kaldı"

AK Parti iktidarından toprakları terk edenler olduğunu vurgulayan Soylu, "Allah'a hamdolsun sadece Güney Doğu ve Güney Doğu Anadolu'nun her tarafında değil, Tunceli' de de köyüne huzur içerisinde dönenler var. Şükürler olsun. Sadece 2 yıl içerisinde 2 bin Tuncelili hemşerimiz köyüne döndü. Senin çocuğunu ben örgüte kazandırmak için yanına geldim çocuğunu vereceksin diyen yok. Esnaftan haraç toplayan yok. Akşamın bir saatinden sonra sokağa nasıl çıkayım tedirginliğe olan bir anlayış yok. Herkes kim konuşursa konuşsun. Ne söylerse söylesin. Bir taraftan huzurun olduğu dağında da var ovasında da var. Şehrinde de var her tarafında var. Kim AK Parti'yi sorarsa tanımı şudur, kalkındıran, huzur ve kardeşlik getiren bir siyasi partinin adıdır. Bundan 5 yıl önce bu Tunceli'nin dağlarında 570 terörist vardı. MLKP'den TKPL'den, D-HKPC'den PKK'dan hepsinden vardı. Şimdi sayısını söyleyeyim 21 kaldı. Onun da 3-4'ünün yürüyecek hali yoktu" diye konuştu.

"Tüm ekonomik ve siyasi saldırılara rağmen, güvenlik, ekonomik ve siyasal istikrarı bozulmayan bir Türkiye tablosu ile bugün karşı karşıyayız"

Kimsenin kafasını çıkarmasına müsaade etmediklerini belirten Bakan Soylu, "Neden biliyor musunuz, bizim çocuklarımızın doktor, mühendis olmasını istiyoruz. Buraların işle güçle dolmasını istiyoruz. Bizim çocuklarımızın ülkemizin her tarafından Tunceli'den yetişen evlatlarımızın ülkemizin her tarafında işi ile gücü ile uğraşıp huzurlu aileler içerisinde yaşayan bu ülkenin birer ferdi olmasını istiyoruz. Bundan 20 yıl önce Londra'da Paris'te yada Berlin'de bir kafede oturup sohbet eden insanların yanına gidip birisi deseydi ki, öyle bir zaman gelecek ki Avrupa birliği ülkelerinde tedarik ve üretim zincirini yürütecek kamyon şoförü bulamayacaksınız. Benzin istasyonlarında benzin olmadığı için kuyruk olacak. Marketlerde ürün kalmayacak. Bir basit maske için Avrupalı ülkeler birbirlerinin maskeleri almaya çalışacak ve korsanlık yapacaklar. Avrupa'da terör olayları olacak, meydanlarda eli silahlı özel harekatçılar nöbet tutacaklar. Avrupa'da ırkçılık yükselecek. Avrupa'da özellikle İslamofobi, İslam karşıtı ve düşmanlığı oluşacak. Tüm bunlar paranız varken bütçeleriniz zenginken olacak. Böyle bir şey deseydi. Herhalde ona deli derlerdi. Aynı 21. yüzyıl 300 yıl batıyla arası gelişmişlik makası sürekli açılan Türkiye'ye aynı 21. yüzyıl büyük bir fırsat sunuyor. Lider ve vizyon kıtlığı yaşayan, kendi medeniyet değerleriyle çelişen veya vaaz ettiği medeniyet değerleri ile çelişen ve maddi anlamda da cepten yiyen Avrupa'ya karşı savunma sanayisini geliştiren, yazımı ve İHA teknolojisi ihraç edebilen, terörü içeride bitirme nokrasına gelmiş, göçü yöneten, hastane oto yol, havalimanı gibi temel alt yapısını güçlendirmiş, tüm ekonomik ve siyasi saldırılara rağmen, güvenlik, ekonomik ve siyasal istikrarı bozulmayan bir Türkiye tablosu ile bugün karşı karşıyayız. Dışarında bir koza örmesi sayesinde, küresel bir lider olması sayesinde, bu ülkenin içeriden gelen ataklara karşı nasıl dayanıklı hale geldiğini, nasıl dışarıdan oluşturulan, saldırılan tüm ataklara karşı nasıl bir zırhı büründüğünü nasıl istiklal kazandığını anlatmalıyız" şeklinde konuştu.