Bakan Çavuşoğlu'nun konuşmasından satır başları:

ABD'deki olayları farklı açılardan değerlendirmek istiyorum bu konuyu. Polisin herhangi bir insanı, ırkı inancı ne olursa olsun bu şekilde öldürmesi kabul edilemez. Amerika'da beyaz polisin bir zenci Amerikan vatandaşını öldürdüğü ilk kez görülmemiştir. Daha önce de oldu. Yakın yıllarda da aynı şekilde olaylar patlak verdi. Maalesef burada devam eden bir ırkçılık var. Dolayısıyla bu cinayeti işleyen polisle ilgili de herkesin vicdanını rahatlatacak bir şekilde adaletin işlemesi gerekiyor. Bu şekilde bir vatandaşa muamele ve bu şekilde bir öldürme kabul edilemez. Burada adaletin yerini bulması gerekiyor.

"BURADAN İTİDAL ÇAĞRISINDA BULUNUYORUZ"

Bu cinayeti vandalizme dönüşmesi çok tehlikeli bir durum. Kim olursa olsun sadece Amerika değil, başka bir ülkede de vandalizme dönüşmesini biz doğru bulmayız. Bir an önce sağduyu hakim olur. Buradan itidal çağrısında bulunuyoruz. Askerin polisin bir ülke güvenliğini alır ama bu süreçte vatandaşla temas halindeyken dikkatli olunması gerekiyor. Gerginliği artırmamak gerekiyor.

Bu cinayeti vandalizme dönüşmesi çok tehlikeli bir durum. Kim olursa olsun sadece Amerika değil, başka bir ülkede de vandalizme dönüşmesini biz doğru bulmayız. Bir an önce sağduyu hakim olur. Buradan itidal çağrısında bulunuyoruz. Askerin polisin bir ülke güvenliğini alır ama bu süreçte vatandaşla temas halindeyken dikkatli olunması gerekiyor. Gerginliği artırmamak gerekiyor.

"ANTIFAYI TERÖR ÖRGÜTÜ İLAN EDİYORSA PKK/PYD'Yİ DE ETSİN"

Bu durumu fırsata çevirmeye çalışan gruplarda olur. Bunu ABD'de de görüyoruz. Antifa'yı Trump terör örgütü ilan etti. Bu ülkenin kendi kararıdır. Aynı Antifa Suriye'de Türk askerine silah doğrulttuğu zaman ve PKK/YPG safhına geçip bize saldırdığı zaman da Amerika gibi müttefiklerin de aynı hassasiyeti göstermesi gerekiyor. Bana dokunduğu zaman terör örgütü, Türkiye'ye veya başka ülkeye dokunduğu zaman gerek yok yapsın. Bu doğru bir yaklaşım değil. Antifa'yı terör örgütü ilan ediyorsan PKK/YPG'yi de etsin.

"AŞIRI SOL PARTİLER BU İDEOLOJİYE SAHİP"

Sağmış solmuş bizim herkesin görüşüne saygımız var. Ama ideolojiyi bahane ederek terör örgütü etrafında veya terör merkezli birleşmeye karşıyız. Aşırı sağ ve aşırı sol partiler de kendi ideolojilerine destek veriyor. Bunu Avrupa'da da görüyoruz. Özellikle aşırı sol partilerin bu ideolojiye sahip çıkarak terör örgütü PKK/YPG'ye destek verdiklerini görüyoruz. Orada görev yaparken bunları yaşadım. Terör örgütüyle görüşün ne olursa olsun mesafeni koyacaksın. Siyasi platformla terör örgütü arasında keskin bir çizgi olması gerekiyor. Türkiye'de de bu sorun var. Terör örgütünün güdümünden çıkamayan siyasi parti de var.

Antifa'da terör örgütü olabilir. Ama bize saldırırken de bu hassasiyeti gösterebilirler.

Amerika'da ve dünyada ciddi bir ırkçılık var. Benim öğrencilik yıllarımda da ırkçılık vardı. O zaman Türkler ve Müslümanlar gerideydi ırkçılık listesinde. 11 Eylül'e kadar. Şimdi bu ırkçılık devam ediyor. Bundan 30 yıl önce en liberal New York'ta bile ırkçılığı görebiliyorduk. Ama bugün geldiğimiz çağda ırkçılık yeniden hortladı. Amerika'da da Batı'da da dünyada da hortladı. Yabancı düşmanlığı var, Müslüman düşmanlığı var, göçmen düşmanlığı var. Kendisinden olmayana karşı nefret eğilimi var.

Bu olay en kısa zamanda durulur diye umuyoruz. Aklı selim bir şekilde bu dünyanın ırkçılıkla nasıl mücadele edeceğini konuşması gerekiyor. EKRİ, geçtiğimiz günlerde raporunu yayınladı. Raporda, Avrupa'da Müslüman ve göçmen karşıtlığından duyulan endişeyi vurguluyor. Bu ırkçılıkla mücadele için kurulmuş bir örgüttü. Dolayısıyla Amerika'da yaşanan bu olayın bir çok boyutu var. Her açıdan değerlendirip buna sebep olan ırkçılıkla ortak mücadele etmek gerekiyor.