Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, 1. Olağan Tekirdağ Çerkezköy İlçe Kongresi’nde açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın imzasıyla Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal'ın görevden alınmasının ardından ekonomide yaşanan gelişmelerin vatandaşa zarar verdiğini ifade eden Babacan, kararın ülkeye maliyetinin 531 milyar lira olduğunu söyledi. Pandeminin ilk günlerinde iktidarın İBAN numarası vermesini anımsatarak eleştiren Babacan, “Vatandaşa karşılıksız destek sunacaklarına daha çok ceza tahsilatı ve daha çok borçlandırma yapıyorlar” değerlendirmesinde bulundu.

“EKONOMİYİ DÜZELTMEK ÖNCE SAĞLAM BİR ADALET TEMELİNİ ATMAKLA BAŞLAR”

Babacan şöyle konuştu:

“Ülkemizdeki tabloya şöyle bir baktığımız zaman bu kötü tablonun, sıkıntıların Türkiye'nin dört bir yanında aynı sıkıntılar haline geldiğini görmüyorsa bugünkü hükümet, gerçekten çok yazık. Türkiye'nin dört bir yanında işsizlik ülkenin 1 numaralı sorunu haline gelmiş durumda. Pandemide Avrupa'da birinci, dünyada dördüncü olduk, vaka sayısında. Fakat vatandaşımıza en önemli sorunu sorduğumuzda, işsizlik, yoksulluk, hayat pahalılığı diyorlar. Esnaf dükkanı kapatmak zorunda kalıyor, çiftçi ağır borç altında eziliyor. Yakın tarihimizin en derin ekonomik krizlerinden birini yaşıyor bu ülke ve çözüm için bu sorunları aşmak için hükümetin elinde ne bir kadro var ne de bir plan program var. Üzülerek söylüyorum ki olmayacak, yapamayacaklar. Çünkü bu ülkenin ekonomisini düzeltmek önce sağlam bir adalet temelini atmakla başlar. Önce hukuk, insan hakları diyeceksiniz, hukukun üstünlüğünü tesis edecek, tam demokrasi diyeceksiniz. Ancak o sağlam temel üzerine siz ekonomiyi inşa edebilirsiniz.”

“OLMAYAN GÜVEN İYİCE DİBE VURDU”

Babacan, “Bundan 10 gün önce Sayın Erdoğan gece yarısı tek bir imzayla, 4 ay önce 4 yıllığına görevlendirdiği bir Merkez Bankası Başkanını görevden aldı. Aynen de beklendiği gibi bu keyfi kararın ekonomimiz ve finansal piyasalar üzerinde çok olumsuz etkileri oldu. Zaten olmayan güven iyice dibe vurdu. Bu kararın ardından dolar kuru 7.20'lerden 8.20'lere çıktı. Hazinen iç borçlanma faizleri yüzde 4 arttı. Türkiye'nin dış borçlanma maliyetleri yüzde 1,5, 2 oranında arttı. Bu artışlar hazinenin hem de özel sektörümüzün üzerinde çok ciddi ilave bir yük oluşturdu. Bakın çok değil sadece 10 gün içerisinde oldu bu. Tek bir imza, tek bir karar yüzünden oldu düşünün şu anki sistemin memlekete ne kadar zarar verdiğini” diye konuştu.

BU İŞİN MALİYETİ BU ÜLKEYE NE OLDU?

Ağbal'ın görevden alınma kararının ülkeye maliyetini aktaran Babacan, “Bu işin maliyeti bu ülkeye ne oldu? Döviz kurları ve borçlanma faizlerindeki artış hazinenin borç stoğunda ve faiz giderlerinde toplam 194 milyarlık bir artışa yol açtı. Çiftçiye 1 yılda verilen destek 23 milyardır. En son esnafa dedikleri 4 milyardır. Sadece tek bir yanlış imzanın hazinenin, kamunun borç yüküne ve faiz ödemelerine getirdiği maliyet 194 milyar. Hazine dışındaki kamu kuruluşlarının, borç ve finansman maliyetindeki artış 105 milyar. Rakamlara bakın 194'ün üzerine 105 de buradan geldi. Özel sektörün dış borcunun Türk Lirası karşılığıyla faiz maliyetlerindeki artış 278 milyar. Toplamına baktığımız zaman kamu ve özel sektörün dış borç ve iç borç ve finansman maliyetlerindeki artışın toplamı 531 milyar lira. Esnafa destek 4 milyar, çiftçiye verilen yıllık desteğin tamamı 23 milyar ve tek bir imzanın memlekete getirdiği maliyet 531 milyar” sözlerini kaydetti.

“PANDEMİYLE MÜCADELE İÇİN ALDIKLARI TEDBİRLERİN BAŞINDA VATANDAŞTAN CEZA TAHSİS ETME VAR, BAŞKA BİR ŞEY YOK”

Ali Babacan, “Pandemiyle mücadele için aldıkları tedbirlerin başında vatandaştan ceza tahsis etme var, başka bir şey yok. Yüksek ceza tahsilatını yapmaya çalışarak bütçeyi denkleştirmeye çalışmak. Beyhude. E siz pandemi öncesinde bu ülkenin Merkez Bankası'nın rezervlerini boşaltırsanız, bu ülkenin kara günleri için biriktirdiği yedek akçeleri sıfırlarsanız pandemi başladığı anda sıfırı tüketmiş şekilde bu sürece girerseniz dönüp vatandaşımızdan aldığınız cezalarla bütçeyi denkleştirmeye çalışırsınız. Vatandaşa karşılıksız destek sunacaklarına daha çok ceza tahsilatı ve daha çok borçlandırma yapıyorlar” ifadelerini kullandı.