Kamudan Haber-Özel Haber

NE OLMUŞTU?

Türk Eğitim Sen 1709 şube müdürü atamasına ilişkin işlemlere yönelik olarak konu hakkında yeniden değerlendirme yapılmak suretiyle yargı kararı uyarınca gerekli işlemlerin tesis edilmesi istemiyle 03/11/2020 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı’na başvurdu.

Başvuruya ilişkin olarak MEB tarafından farklı bir düzenleme yapılmadı. “Başvuruya cevap verilmemek suretiyle zımnen reddine ilişkin işlemin; hukuka aykırı olduğu, yargı kararının uygulanmadığı, bu durumun diğer çalışanlar arasında huzursuzluğa yol açtığı ileri sürülerek iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle”  Türk Eğitim Sen tarafından dava açıldı.

Açılan dava sonucunda Ankara 6. İdare Mahkemesi 11.03.2021 tarih ve 2021/47E sayılı kararında; “Milli Eğitim Bakanlığı taşra teşkilatı İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerinde boşalan 1709 şube müdürlüğü kadrosuna yapılan atamalara ilişkin tüm sınav işlemlerinin ve sözlü sınav neticesine dayalı olarak yapılan tüm atama işlemlerinin yargı kararıyla hukuka aykırı olduğuna karar verilerek iptal edilmesi nedeniyle, bu yargı kararının uygulanması yönünde yapılan başvurunun zımnen reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.” Şeklinde karar vererek 1709 şube müdür atamasının yürütmesini durdurmuştu.

MEB KARARA İTİRAZ ETTİ

Milli Eğitim Bakanlığı’nca Ankara 6. İdare Mahkemesi'nce verilen 11/03/2021 tarihli ve E:2021/47 sayılı kararın, hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek kaldırılması istemiyle Ankara Bölge İdare Mahkemesine başvuruda bulundu.

ANKARA BÖLGE İDARE MAHKEMESİ’NDE SON KARAR VERİLDİ

1709 Şube Müdürü Atamasına 1.İdari Dava Dairesinden Onay Çıktı

Ankara Bölge İdare Mahkemesi 1.İdari Dava Dairesi Y.D itiraz No: 2021/502 sayılı dosya hakkında 08/04/2021 tarihinde oybirliği ve kesin olarak karar verdi. Mahkeme kararında Milli Eğitim Bakanlığının itirazını haklı buldu. Dava konusu işlemde hukuka aykırılık görmedi.1709 şube müdürü atamasına onay verdi.

Ankara Bölge İdare Mahkemesi 1.İdari Dava Dairesi kararında “1709 şube müdürü atamasının 2014 yılında yapılması, 1709 şube müdürü alımı sınavının iptaline ilişkin bir yargı kararı bulunmaması, 1709 şube müdür atamasının iptali istemiyle açılan ve Danıştay incelemesinden geçerek kesinleşen iptal ve ret ile sonuçlanan iki farklı kararın olması, Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulunun aykırılığın giderilmesi kararının gereklerinin idarece yerine getirilmesi hususları ile dava dosyasındaki tüm bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde, yargı kararları üzerine yazılı ve sözlü sınav puanlarının aritmetik ortalaması alınarak belirlenen puana göre atanma hakkı kazanmış ancak ataması yapılmamış halen Bakanlık bünyesinde görev yapan tüm adaylara idarece tercih hakkı verilerek tercihleri doğrultusunda atamaların gerçekleştirildiği, bu bağlamda sözlü sınav esas alınacak yapılan ve yargı kararı ile iptal edilen 1709 şube müdürü atamasının sınavda başarılı olanlar açısından olumsuz sonuçlarının idarece ortadan kaldırıldığı, yani telafi edildiği görülmektedir. Başka bir ifadeyle, yazılı ve sözlü sınav puanlarının aritmetik ortalaması alınarak belirlenen puana göre 1709. sırada bulunan adayın sahip olduğu "76,3333" puanın taban puan kabul edilerek bu puanı alan herkese tercihte bulunma ve dolayısıyla atanma hakkı verilmiş, başka bir boyutuyla da sözlü sınav esas alınacak yapılan 1709 şube müdürü atamasının olumsuzluğu idarece giderilmiştir.

Bu durumda, iptal edilen 1709 şube müdürünün atamasının 2014 yılında yapılması, dolayısıyla atanan personelin yaklaşık yedi yıldır görev yapıyor olmaları, yedi yılın ardından 1709 kişinin görevden alınmasının eğitim sisteminin bütünlüğüne zarar verici nitelik taşıması, bu bağlamda kamu yararına ve hizmetin gereklerine uygun olmayan durumlara yol açabilecek bir olgunun varlığının bulunması, zira 1709 personelin şube müdürlüğüne yapılan atamaların türünün iptal edilmesi halinde, ilk aşamada sadece sözlü sınav puanına göre şube müdürlüğüne ataması yapılanlardan Danıştay’ın yukarıda bahsedilen kararları üzerine yazılı ve sözlü sınav puanlarının aritmetik ortalaması alınarak yapılan hesaplamaya göre yine şube müdürü kadrosuna atama hakkı elde etmiş olan yani sonuç itibariyle ataması hukuka uygun olan birçok kişinin atamasının iptal edilmesi gibi hukuka uygun düşmeyecek bir durumun ortaya çıkacak olması, bununla birlikte, tüm şube müdürü atamalarının iptali istemiyle açılan davada Ankara 17. İdare Mahkemesinin benzer gerekçelerle davanın reddi yönünde vermiş olduğu kararın Danıştay tarafından onanarak kesinleştiği hususları dikkate alındığında, ayrıca 1709 kişinin atamasının idarece iptal edilmemesinin, koşulları taşıyanların tümüne yeniden başvuru ve tercih hakkı verilmesi nedeniyle atanmalarına engel teşkil etmemesi, yani kişiler yönünden aleyhe bir durum veya hak kaybı oluşturmaması, kaldı ki, 1709 kişinin atamasının iptal edilmesinin, aradan uzun bir süre geçmesi nedeniyle sadece bu kişileri değil anılan şube müdürü kadrolarına yapılan atamalarla bağlantılı olarak yapılan tüm atama işlemlerini geriye doğru etkileyebilecek nitelikte olması nedeniyle bu durumun eğitim-öğretim açısından ve kamu yararı ile hizmetin gerekleri yönünden telafisi güç zararlara neden olabileceği gerçeği karşısında dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle davalı idarenin itirazının KABULÜNE, yürütmenin durdurulması talebinin kabulüne yönelik olarak Ankara 6. Idare Mahkemesi’nce verilen 11/03/2021 tarihli ve E:2021/47 sayılı kararın KALDIRILMASINA, davanın bu safhasında 2577 sayılı Yasanın 27. maddesinde öngörülen koşulların birlikte gerçekleşmediği gözetilerek yürütmenin durdurulması hakkındaki davacı isteminin REDDİNE, 2577 sayılı Yasanın27. Maddesi uyarınca, 08/04/2021 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi ”şeklinde karar verildiği görülmektedir.