İSTANBUL (AA) - Bağcılar'da düzenlenen 18. Gençlik Şurası'nda öğrenciler, yaptıkları araştırmalar sonucunda elde ettikleri verileri paylaştı.

Bağcılar Belediyesinden yapılan açıklamaya göre, Gençlik Meclisi tarafından geleneksel hale getirilen Gençlik Şurası'nın 18'incisi Halk Sarayı'nda düzenlendi.

Açılışta konuşan Bağcılar Belediye Başkanı Lokman Çağırıcı, eğitim seviyesinin biraz daha ileriye taşınması gerektiğine inandığını belirterek, "İşin temeline çok daha aşağılardan başlanması lazım. Onun için bu programları yapıyoruz. Onun için genç beyinlerden geleceği dinlemek zorundayız. Çünkü geleceği sizler inşa edeceksiniz. Sizler için neler yapabiliriz? Hep bunun heyecanını duymaya çalışıyoruz. Tüm gayretimiz bu. Yol, park, bahçe, kentsel dönüşüm dahil ne yapıyorsak bunun için. Bağcılar Belediyesi olarak gençlik alt yapısında çok iyi bir noktadayız. Sizlere sunulan imkanlara bakıldığında diğer ilçelerle kıyaslanamayacak düzeyde olduğumuza inanıyorum." ifadelerini kullandı.

Etkinlikte, Özel Güneşli Sınav Anadolu Lisesi öğrencileri İlknur Cimitoğlu, Betül Yılmaz ve Berat Aladağlı, "Gençlerin Gözünde 2023-2052-2071 Hedefleri" başlığı altında yaptıkları araştırmayı anlattı.

Bağcılar Aydın Doğan Mesleki ve Teknik Lisesi'nden Gülcan Gün, Şahin Adeşoğlu ve Kudret Kara, "Yurt Dışındaki ve Ülkemizdeki Eğitim Fırsatları" konusunda sunum yaptı.

Bağcılar Anadolu Lisesi öğrencileri Ruken Çanakçı, Emirhan Çetin ve Ahmet Burak İşleyen, "Günümüz Gençlerinin Sosyokültürel Talep ve Beklentileri" konusunda açıklamalarda bulundu.

- Emojiler gerçek yüzümüzü saklıyor

Şuranın en çarpıcı konusu ise Bağcılar Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri Ahmet Göğtepe, Savaş Aksın ve Mücahit Erdoğan Taşkın'ın ele aldığı "Sosyal Medya Kavramları ve Gençlik" konusu oldu.

İçinde bulundukları Z kuşağını da eleştiren gençler, telefon üzerinden sosyal medya kullananların sayısının 44 milyon olduğunu ve bu verilerin medyayla ne kadar içli dışlı olunduğunu gösterdiğini belirtti.

Sosyal medya nedeniyle Türkçe'de yer almayan sözcüklerin literatüre girdiğini söyleyen öğrenciler, konuşmalarında şunları dile getirdi:

"Özellikle 'Z kuşağı' diye tabir edilen 2000'li yılların sonrası doğan nesil, kelimeleri kısaltarak dilin yozlaşmasına zemin hazırladı. Selam yerine 'slm', ne haber yerine 'nbr', merhaba yerine 'mrb', kendine iyi bak yerine 'kib'lerin kullanılması 'likelamak', 'favlamak', 'stalk', 'troll' ve 'hashtag' gibi, bu teknolojiyle doğmamış kuşağın bilmediği jargonlarla nesiller arası çatışmaya sebep oluyor. Emojiler ise gerçek yüzü saklamak adına yüzümüze taktığımız bir maskeye dönüştü."