İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, tv100'de ekranlara gelen ve canlı yayın konuğu olarak katıldığı programda Cumhurbaşkanı adaylığı ile ilgili, "Öyle bir hayalim yok. Bu iş hayal kurmakla değil, gerçekleri ortaya koyup üreterek, insanların kabulüyle olabilecek işlerdir." dedi.
Kendine yöneltilen soruları da cevaplayan İmamoğlu, Canan Kaftancıoğlu ile arasında bir şey olup olmadığı konusuna da açıklık getirdi.

Ekrem İmamoğlu'nun sorulara cevapları ve açıklamaları:

Allah'ım vicdan yoksunu, adalet yoksunu insanlardan bizi koru. Bunlar önemli kavramlar. Güvenmek istiyorum. Kötü bir söz söylemek, önyargılı davranmak istemiyorum. Umarım kalplerinde adalet hissiyle ve en güçlü hukuk bilgileriyle karar versinler. Düşünsenize; Ben 31 Mart seçiminde o en hararetli akşam, daha sandıklar sayılmamış, henüz rakamlar dökülmemiş. Anadolu Ajansı veriyi kesmiş. Öyle bir ortamda çıkıyorum hakkımı arıyorum. Hak yemem, hakkımı yedirmem diyorum. Öyle bir gece... Ve o gece o tansiyonla ben hiç bir laf etmiyorum, kimseye. 18 gün sabırla bekliyoruz. Hakkımızı alıyoruz. Sonra 6 Mayıs günü seçim iptal ediliyor. O hararetle yolumuz uzun diyorum, gençliğimiz var, heyecanımız yüksek deyip insanlara moral motive sağlıyoruz. Tek kötü lafımız yok. Ben aylar geçecek, 4 Kasım 2019'da bana hakaret edene, sayın bakana cevap veriyorum.

Kim konuşmadı ki? Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Başbakan, Bakanlar hepsi. Sayın Cumhurbaşkanına konuşurken kafasını sallayarak Sayın Diyanet İşleri Başkanı eşlik etti bir cuma çıkışında. Bu kadar acı manzaraları gördük. Esas o seçimde suçlanması gereken onlar. Ama bugün söylüyorum. Buradan YSK üyelerine sesleniyorum. Hiç mi vicdanınız sızlamadı? Hiç mi böyle bir yanlış karar aldınız diye oturup muhakimiye yapmadınız? Hiç mi kendinizle hesaplaşmadınız? Böyle bir günü bütün İstanbullulara ve milletimize yaşattığınız için o yanlış kararın altına imza attığınız için hiç mi canınız yanmadı? diye soruyorum.

“Siyasi yasak gelirse ne yapacak?

Vicdanıma ve ruhuma yerleştirmiyorum. Ben hiç negatif düşünmeyi sevmem. Bünyemi onla yormak istemiyorum. Yarın böyle bir kötü karar, böyle bir duygu hissetmiyorum, hissetmek de istemiyorum. Milletimiz adına da Türkiye Cumhuriyeti Yargısı adına da istemiyorum. Ekrem İmamoğlu bundan en son zarar görecek kişi.

Avukatlarımız farklı fikirler söylüyorlar... Tüm bunlara bakınca siyasi bir dava olduğunu ama gerekçeleriyle ki yarın mahkemeye çok önemli üstat hukukçuların görüşleri sunulacak, aynı zamanda şahit olarak dinlenmesi istenecek başka şahitler var. Bütün bunların dinlenip, bu işin yarın bir karar celsesi olmayacağı yönünde görüşler var. Bir yandan da tereddüt ediyorlar. Acaba siyasi bir dava olup, çılgınlık olur mu diye. Umarım yarın bir çılgınlık yapmaz değerli hâkim ve mahkemenin diğer üyeleri...

Sayın Ali Sunal'ın bir programı vardı davet edildim. Güzelde bir programda. Bir öğrenci soru sorabilir miyim diye kalktı. Sayın Cumhurbaşkanını rüyanızda gördünüz mü diye sordu bana. Çok hoşuma gitti. Sonra bir an düşündüm. 3-4 kez gördüm. Ama tahminde bulunuyorum, eminim ki Erdoğan her gece rüyasında beni görüyor. Böyle bir İstanbul travması var bu sürecin. Günün sonunda 3,5 yılın sonunda bu baskıya rağmen, pandemi sürecine rağmen, son 1 yıldır yaşadığımız büyük ekonomik depresyona rağmen iyi şeyler başardık.

Maliyetler 1'e 3 arttı, 1'e 5 arttı... Böyle bir ortamda suya bile zam yapamadık. Ülkede elektrik faturası, İSKİ'de 1'e 6-7 arttı ama biz suya zam yapamadık. Dedi Allah'ın suyuna zam mı yapılır? Tabii ki yaratanın bize bahşettiği şey. Ama 250 kilometreden su geliyor. Şu an neredeyse artık milyarlarca elektrik faturası öder duruma geldi İSKİ. Yüzde 20-15 seviyesindeydi İSKİ'nin bütçesindeki su faturası oranı, şu an yüzde 60'a çıktı bu oran...

Ekrem İmamoğlu, cumhurbaşkanı adayı olmak istiyor mu?

Gururla ve keyifle bu kente hizmet ediyorum. Ama şunu da söylüyorum; bu sürece kendini adamış biri olarak memleketin iyileşmesi adına 86 milyonu eşit gören devlet yapısı olması adına bu omuzlar bütün yükleri taşır. İstediğin yorumu yap. Milletimizin duyguları buna karar verir. Ben kendini adamış Ekrem İmamoğlu olarak, İstanbul’un en fazla oy olarak seçilmiş başkanı olarak bana öyle geliyor ki bu omuzlar bütün yükleri taşır.

Canan Kaftancıoğlu ile sorunu var mı?

Benim öyle bir şeyim yok. Yani o seviyede düşünebilecek bir vaktim yok. 16 milyonun belediye başkanıyım. Baştan beri biz Canan Hanım’la görevimiz üzerinden iş birliği yaptık. Haz etme ya da haz etmeme gibi bir durumu tartışmadık. Güzel bir seçim dönemi geçirdik. İstanbul güzel bir seferberlik süreci yaşadı. Bu işin baş mimarı genel başkanım Kemal Kılıçdaroğlu’dur. En iyi sahiplenilir anlamında Sayın Meral Akşener yani çok siyasi kahramanlar var. Türkiye’nin her yerinden gelen il başkanları… Muazzam bir seferberlik yönetil