Ekonomistler, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Naci Ağbal'ın yılın ilk Enflasyon Raporu sunumunu şeffaf, samimi ve bilgilendirici bulurken, enflasyonun kalıcı tek haneye düşürülmesi konusunda da güçlü bir iletişim politikası duruşu gösterildiğini söyledi.

TCMB Başkanı Naci Ağbal, yılın ilk Enflasyon Raporu bilgilendirme sunumunda ve soru-cevap bölümünde enflasyonla mücadele konusunda son derece kararlı duruş sergilerken, sıkı duruşun uzun süre korunacağını ve gerekmesi halinde ilave sıkılaşmanın yapılacağını dile getirdi.

Geçen yılın son Enflasyon Raporu'nda öngörülen 2021 ve 2022 yıl sonu enflasyon hedefi tahminlerinin korunduğunu belirten Ağbal, "Enflasyonun 2021 sonunda yüzde 9,4 olarak gerçekleşeceğini, 2022 sonunda yüzde 7'ye, 2023 sonunda ise orta vadeli hedef olan yüzde 5 seviyesine gerileyerek istikrar kazanacağını tahmin ediyoruz." ifadelerini kullandı.

Ekonomistler, Başkan Ağbal'ın yaptığı sunumu şeffaf, samimi ve bilgilendirici bulurken, enflasyonun kalıcı tek haneye düşürülmesi konusunda da güçlü bir iletişim politikası duruşu gösterildiğini söyledi.

- Kısa vadeci miyopik bakışı reddeden bir yaklaşım sergilendi"

AA muhabirine konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bilkent Üniversitesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Kara, TCMB'nin yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 9,4 düzeyinde tuttuğunu belirtti.

Enflasyonun nisan-mayıs aylarına kadar baz etkilerinin de katkısıyla yüzde 16'lara çıkacağının öngörüldüğünü ifade eden Kara, sonrasında kademeli bir düşüşle enflasyonun yıl sonunda 9,4'e ulaşmasının beklenmekte olduğunu söyledi.

Kara, kısa vadeli patikanın gerçekçi göründüğünü fakat sonrasındaki düşüşün daha yavaş olabileceğini dile getirdi.

Bir anda enflasyon ataletini kırmanın mümkün olmadığına dikkati çeken Kara, şunları kaydetti:

"Ayrıca uluslararası gıda fiyatlarının hızla arttığı bir dönemde yüzde 11,5 yıllık gıda enflasyonu biraz iyimser kalıyor. Dolayısıyla bu sene tek haneli enflasyon biraz zor. Aslında Merkez Bankası da bunun farkında. Gerek basın toplantısında gerekse raporda risklerin yukarı yönlü olduğuna fazlasıyla vurgu yapılmış. Yani Merkez Bankası yüzde 9,4 hedefine ulaşmanın kolay olmadığını biliyor ancak bu değer bir gösterge hedef niteliğinde olduğu için değiştirilmiyor. Doğal olarak daha bir ay önce ilan edilen bir hedefin hemen değiştirilmesi beklenmezdi. Bunun yerine sıkı para politikası uygulanarak hedefe mümkün olduğunca yakın kalınacağı sinyali verildi. Kararlılık ve sabır vurgusu ön plana çıktı. Merkez Bankası Başkanı altını çize çize faiz indiriminden söz etmek için henüz çok erken olduğu mesajını verdi. Böylece merkez bankası faizlerde erken bir indirim spekülasyonunun da önüne geçmiş oldu."

Hakan Kara, basın toplantısındaki en önemli anlardan birinin Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal'ın fiyat istikrarı ve büyüme arasındaki ilişkiyi orta-uzun vadeli bir zeminde düşünmek gerektiği vurgusu olduğunu söyledi.

Böylece, uzun vadeli kalkınma hedeflerine ulaşılabilmesi bakımından fiyat istikrarının gerekliliğinin net bir şekilde ortaya konulduğunu vurgulayan Kara, "Bu duruşu kayda değer bulduğumu ifade etmeliyim. Kısa vadeci miyopik bakışı reddeden bir yaklaşım sergilenmiş oldu. Sonuç olarak rapor kendi içinde dengeli ve tutarlı mesajlar içeriyor. Merkez Bankası kasım ayından bu yana fiyat istikrarı odaklı net bir duruş ortaya koyarak bu çerçevede de ilerlemeye devam ediyor. Bugünkü Enflasyon Raporu, yakın dönem PPK kararları ile Para ve Kur metninde ortaya koyulan vizyonun daha da geliştirilip bir adım öteye geçirilmesi konusunda önemli bir adım oldu. Umarım, bu tutarlı çerçevenin uygulanabilmesi için elverişli bir ortam oluşabilir." değerlendirmesinde bulundu.

- "Merkez Bankası ısrarla ana faaliyet konusu olan fiyat istikrarına geri çekilmeye çalışıyor"

Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Burak Arzova da Merkez Bankası Başkanı Nabi Ağbal'ın sunumunun bir ders niteliğinde olduğunu söyledi.

Sunumun derli toplu, enflasyon hedefinin tüm kararlılıkla süreceğine dair gelecek yönlü yönlendirmesi olan bir içerikle hazırlandığını belirten Arzova, "Özellikle Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı karar metninde gördüğümüz 'forward guidance' enflasyon raporunun içerisine işlemiş." ifadelerini kullandı.

Arzova, değişimin sadece para politikası ile de sınırlı olmadığının gözüktüğünü aktardı.

Merkez Bankası'nın ısrarla ana faaliyet konusu olan fiyat istikrarına geri çekilmeye çalıştığını ve bunun en önemli hamle olduğunu vurgulayan Arzova, şu değerlendirmeleri yaptı:

"Kanımca 2021 enflasyon öngörüsü 9,4 olarak sabit bırakılmamalıydı. Burada bir revizyon bekleniyordu. Ancak hedeflerin ve risklerin doğru belirlenmiş olması, yeniden uzun dönemli yüzde 5 hedefinin telaffuz edilmesi olumlu olarak değerlendirilebilecek hususlar. Para politikasında 'şahin' yaklaşımın uzun müddet devam edeceğini görüyoruz. Daha fazla güven veren bir Merkez Bankası var."