Doğu Afrika’daki Ugandalı kadın Mariem Nabatanzi; dört defa ikiz, beş defa üçüz ve beş defa da dördüz doğurdu. Nabatanzi sadece bir kez tek bir çocuk doğurdu. 44 çocuğuyla yaşayan Mariem’in altı çocuğu hayatını kaybetti. Yaşayan 38 çocuğunun ise 20’si erkek, 18’i kız. Ancak Nabatanzi’nin ne yazık ki hayatı pek de kolay değil.

Mariem, ebeveynleri onu sattıktan sonra 12 yaşında evlendirildi ve kısa bir süre sonra hamile kaldı ve ilk çocuğunu sadece 13 yaşında doğurdu. Ardından ikiz, üçüz ve dördüz doğurmaya devam edince bir sağlık ocağına gitti. Kendi ülkesinde “Mama Uganda” olarak adlandırılan Mariem, kısa sürede diğer kadınlardan farklı olduğunu fark etti.


HASTALIĞI YÜZÜNDEN DOĞURMAYA DEVAM EDİYOR

Bir çevirmen aracılığıyla film yapımcısı Joe Hattab’a konuşan Mariem, “Bana bu kadar çok çocuk vermek Tanrı’nın lütfuydu” dedi.

Mariem, doktorların kendisine çok doğurgan olduğunu söylediğini ve yumurtalıklarındaki doğurganlık seviyelerini azaltmak için doğum yapmaya devam etmesi gerektiğinin belirtildiğini de sözlerine ekledi. Hiçbir aile planlaması yönteminin onun için işe yaramayacağı ve doğum yapmanın vücudunu rahatlatmanın tek yolu olduğu söylendi.

ABD özel sağlık şirketi Mayo Clinic’e göre; şiddetli yumurtalık hiperstimülasyon sendromu nadir görülen bir rahatsızlık ve hastalıktan muzdarip kişilerin hayatını da tehdit edebilir. Diğer komplikasyonlar karın veya göğüste sıvı birikmesi, kan pıhtıları, böbrek yetmezliği veya solunum problemlerini içerebilir.


KALITSAL BİR HASTALIK OLABİLİR
Doktorlar ona anormal derecede büyük yumurtalıkları olduğunu ve bunun hiperovülasyon denen bir duruma neden olduğunu söylediler. Ayrıca, doğum kontrolünün işe yaramayacağı ve muhtemelen ciddi sağlık sorunlarını tetikleyeceği de belirtildi. Hiperovülasyon için tedaviler olsa da Uganda’nın kırsalında bunlara ulaşmak zor.

Uganda’nın başkenti Kampala’daki Mulago Hastanesi’nde jinekolog olan Dr. Charles Kiggundu’nun The Daily Monitor’e verdiği demeçte, Mariem’in aşırı doğurganlığının en olası nedeninin kalıtsal bir durum olabileceğini söyledi.

Bugün 43 yaşında olan Mama Uganda, son doğumunun ardından üç yıl önce çocuk sahibi olmayı bırakmasının söylendiğini belirtiyor.


KOCASI TERK ETMİŞ
Mariem’in tüm çocukları, 2016’da onu terk eden kocasından. Oğullarından Joe Hattab, annesinin kahramanı olduğunu söyledi.

Eski kocasından bahseden Mariem, “Gözyaşları içinde büyüdüm, erkeğim bana çok acı çektirdi. Bütün vaktim çocuklarıma bakmakla ve biraz para kazanmak için çalışmakla geçti” diye anlatıyor.

Mariem çocuklarına bakmak için her şeyi yapmış; kuaförlük, hurda metal toplamak ve bitkisel ilaç satmak gibi pek çok iş yapmış. Kazandığı tüm para ise yiyecek, giyecek, tıbbi bakım ve okul ücretlerine gitmiş. Yine de evinin bir duvarında, okuldan mezun olan bazı çocuklarının portrelerini gururla asıyor.


AİLENİN TÜM YÜKÜ ONUN OMUZLARINDA
20’li yaşlarının ortasındaki en büyük çocuğu Ivan Kibuka, annesinin artık maddi gücü kalmayınca ortaokulu bırakmak zorunda kalmış: “Annem bunalmıştı, iş onu eziyor. Yemek yapmak ve çamaşır yıkamak gibi elimizden geldiğince yardım ediyoruz ama yine de ailenin tüm yükünü o taşıyor.”

Tarihin en doğurgan kadınının, Valentina Vassilyev adında 18. yüzyılda yaşamış bir Rus köylü olduğu iddia ediliyor. 1725 ve 1765 yılları arasında, Vassilyev’in 67’si hayatta kalan toplam 69 çocuk doğurduğu kaydediliyor. Ancak bu sayılar tarihçiler için hâlâ bir tartışma konusu.