Hatay'ın Antakya ilçesinde 6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş Pazarcık merkezli 7.7 ve Elbistan merkezli 7.6'lık büyük depremlerde enkaza dönen Elif Apartmanı'nda 2 kızı ve eşini kaybeden Mümtaz Gövce'nin gözyaşları tüm ülkeyi yasa boğuyor. Elif Apartman'ında 150 kişi vefat etti.

Mümtaz Gövce'nin enkazda hayatını kaybeden 10 yaşındaki kızının, yardım beklerken babasına enkaz altındayken yolladığı ses kayıtları yürekleri dağladı. 

Mümtaz Gövce, "10 yaşındaki kızım enkaz altındayken bana 'Baba annemlere ulaşamıyorum, galiba ben de öleceğim' diye sesli mesaj atmış. Ancak şebeke çekmediği için bana mesaj gelmedi. Bunun üzerine kızım öyle bir yalnızlık duygusuna kapılmış ki annesinin telefonundan kendisine 'Seni seviyorum' yazmış" dedi.

"Kurtarın beni, imdat' diye ama sadece bakakalıyorsunuz"

Gövce, "Bu işlem orada bitti diye biliyoruz. Sonrasında kontrol de ettik. Dükkanların dış cephesi yapıldıktan sonra da bildiğimiz kadarıyla o işlem orada bitmişti" dedi. Deprem sonrası enkaz haline gelen apartmanın fotoğraflarının kendisine gönderildiğini söyleyen Gövce, "O fotoğrafı görünce arabamla hemen yola çıktım. Hatay'a 7 saate vardım. Apartmanımız asma katlarla birlikte 9 kat ve 42 daireden oluşuyordu. Yaklaşık 175 kişinin yaşadığı bir apartmandı. Biz üçüncü kattaydık. Apartmanın eksi 1'nci kısmında otoparkımız vardı. Yakınları orada olan kişilerle birlikte, ellerimizde enkazı kaldıralım dedik ama betonla savaş olmuyor. Öyle bir enkazı elinizle kaldıramazsınız. Düşünün ki her enkazın altından sesler duyuyorsunuz, 'Kurtarın beni, imdat' diye ama sadece bakakalıyorsunuz. Bu çaresizliği başka türlü yaşayamazsınız" dedi.

Üzerlerinde hala ten kokuları vardı, Sanki 10 dakika önce vefat etmiş gibilerdi

Gövce, "Kızlarıma ulaştıklarında o kadar temizlerdi ki, stetoskop istediler. Çıkartıldıklarında öptüm, sarıldım, kokladım. Hala yanakları yumuşacıktı, mis gibi kokuyorlardı. Üzerlerinde hala ten kokuları vardı. Sanki 10 dakika önce vefat etmiş gibilerdi. Üçü de uyuyor gibiydi. Enkaz altından birçok cenaze çıkarttım ama insanın kendi yakını olunca çok başka oluyor" dedi. 

"O kadar yalnızlık duygusuna kapılmış ki kendisine 'Seni seviyorum' diye mesaj atmış"

 Gövce, "Kızım akıl etmiş sesli mesaj göndermiş. Fakat şebeke çekmediği için gönderilememiş. Telefon benim elime geçtikten sonra, tekrar gönder tuşuna bastığımda hepsi benim telefonuma iletildi. Birinci sesli mesajında dediği şey de şu, 'Baba Antakya'da deprem oldu. Lütfen yardım et, ambulans çağır, konum at ben atamıyorum, bizi kurtarsınlar.' İkinci sesli mesajı, 'Baba sana ulaşamıyorum. Lütfen beni ara, bana yardım et. Baba, annemlere ulaşamıyorum, galiba ben de öleceğim.' Sonra bunu yazıya dökmüş. Bu telefon eşimin telefonuydu ama, kızımdaydı. O kadar yalnızlık duygusuna kapılmış ki kendisine 'Seni seviyorum' diye mesaj atmış. Kızım korkmuştur enkaz altında, karanlıktan çok korkardı" dedi.