Eski CHP Mersin Milletvekilli Aytuğ Atıcı, CHP Parti İçi Eğitim Sorumlusu olarak görevini sürdürüyor. İl il gezerek partililere eğitim veren Atıcı, bu kapsamda CHP Malatya İl Başkanlığı’nda partililerle bir araya geldi. Atıcı, "Özgür iradeyle hangi partiye olursa olsun verilen bütün oyları korumaya çalışıyoruz. Sandığa giren oyların aynı şekilde seçim sonuçlarına yansımasını istiyoruz. Böylece milli iradeye olan saygımızı gösteriyoruz" diye konuştu. "EĞİTİMLERE ÇOK CİDDİ BİR İLGİ VAR" Aytuğ Atıcı, parti içi eğitim sonrası yaptığı açıklamada, “Eğitimlere karşı çok çok ciddi bir ilgi var. Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da bu ilgiyi fazlasıyla görüyoruz” dedi. Parti Okulu’nun ürettiği 13 eğitim modülü kapsamında seçimlere yönelik olarak ‘Sokak Örgütlenmesi’ eğitimi verdiklerini belirten Atıcı, "Bu kapsamda Türkiye’yi 200 bin öbeğe bölüp, her bir öbeğe bir sorumlu görevlendiriyoruz ve seçim ne zaman olursa ister zamanında ister erken, bu öbeklere görevlendirdiğimiz partililerimiz, ev ziyaretleri yaparak komşularını tanıyorlar, onları dileyip bir iyilik yapmaya çalışıyorlar. Onlarla dayanışma içerisinde oluyorlar. Böylece sadece seçim zamanı değil, her zaman komşularıyla bir dayanışma ortamı sağlıyorlar. Bu eğitimin en büyük amacı bu" diye konuştu. "OYLARIMIZA SAHİP ÇIKACAĞIZ" "Bu eğitimler kapsamında seçmenimizi CHP’ye oy vermeye ikna ediyoruz" diyen Atıcı, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bununla eş zamanlı olarak seçim güvenliği çalışmalarını yürütüyoruz. Esas bizi heyecanlandıran ve tabiri caizse sokaklara döken seçim güvenliği çalışmalarıdır. Seçim güvenliği çalışmalarını da üç aşamada yapıyoruz. Birinci aşama, oy verme gününden önceki aşama yani bugünden itibaren yapılacak çalışmalar. İkinci aşama, oy verme günü yani sandık başında yapılacak çalışmalar. Üçüncü aşama da sandıklar kapandıktan sonra sayım, döküm ve adliyede il, ilçe seçim kurullarında geçireceğimiz süreç. Biz, bugünden itibaren seçmen listelerini kontrol ediyoruz. Çünkü seçmen listelerine kötü niyetli insanların el atmalarını istemiyoruz. Tek tek ev ziyaretleri yapıyoruz. Yüksek Seçim Kurulu’nda belirtilen sayıda kayıtlı seçmen ile o hanede yaşayan gerçek seçmeni karşılaştırıyoruz. Böylece seçmenlerin fazla ya da eksik yazılmasına engel oluyoruz. İkinci aşamada da sandık güvenliğine bakıyoruz. Sandık güvenliğinde de oy verme işlemi sırasında dikkat edilecek hususlara dikkat ediyoruz. Son olarak sayım döküm işlemleri esnasında oylarımıza nasıl sahip çıkacağız, bunu anlatıyoruz. Özgür iradeyle hangi partiye olursa olsun verilen bütün oyları korumaya çalışıyoruz. Sandığa giren oyların aynı şekilde seçim sonuçlarına yansımasını istiyoruz. Böylece milli iradeye olan saygımızı gösteriyoruz. Bu noktada da CHP’yi komşularımıza anlatıyoruz, onların güvenini kazanarak oy almaya çalışıyoruz. Ev ziyaretlerini yaparak halkın güvenini kazanabilirsek oylarımız daha fazla olacak. Bu çalışma kapsamında da CHP’nin birinci parti olması konusunda hiçbir endişemiz olmayacak. Çeşitli ittifaklar yapılır, öyle devam edilirse oradan da ayrıca Millet İttifakı’na gelen güçle, ittifak olmadığı halde dışarıdan seçmenin desteği cumhurbaşkanı adayımıza olursa ikisi de baş tacı ama biz öncelikle kendi öz gücümüzle kendi oyumuzu artırmaya çalışıyoruz. "MİLLET İTTİFAKI BU SEÇİMDEN AÇIK ARA GALİP ÇIKACAK" Elbette ki seçim için düğmeye basıldığında belirli bir yasal süre var. O süre içerisinde de sandık güvenliği eğitimlerimizi çok rahat bir şekilde tamamlayacağız. Şu anda il ve ilçelerimiz, örgütlerimiz, üyelerimiz hatta bize üye olmayan ancak oy vermeyi düşünen kararsız seçmen ile temaslarımız noktasında biz oldukça hazır olduğumuzu hissediyoruz. Ancak şunu unutmamak gerekir; karşımızda devletin bütün imkânlarını acımasızca kullanan bir Cumhurbaşkanı var. Anayasa’da yasak olduğu halde hiçbir yasağı tanımayarak tarafsızlığını korumayan bir Cumhurbaşkanı var. 20 yıldır tek başına seçim kazanmayı başarabilen bir Cumhurbaşkanı var. Yeri ve zamanı geldiğinde yasaya ve Anayasa’ya da aykırı olarak mühürsüz oyları, mühürsüz pusulaları ve zarfları kabule edebilecek bir özelliğe, bunu kendine yedirebilecek kadar farklı bir ruh haline sahip Cumhurbaşkanı var. Seçim kanunlarını kendi çıkarlarına göre değiştirebilen ve bundan hiç çekinmeyen bir Cumhurbaşkanı var. O yüzden ‘Seçim çantada kekliktir, biz seçimi alıyoruz, AK Parti’yi sandığa gömüyoruz’ gibi bir yaklaşımı ben doğru bulmam. Önümüzde normal seçime bir yıl var, erken seçim olması şarttır ama olmayabilir. Bu bir yıl içerisinde çok farklı yaklaşımlarla AK Parti oyunu artırmaya çalışacaktır. Bununla birlikte sandıklarda görevli olacak insanların, sandık başkanlarının, il ve ilçe seçim kurulu başkanlarının nasıl belirleneceği konusunda yöntem değişikliğine de gidildiği için bizim şüphelerimiz oluşmuştur. Ama kimse şüphe etmesin, bu seçim mükemmel bir şekilde olacak. Millet İttifakı olarak, açık ara bu seçimden galip çıkacağız. CHP de birinci parti olarak çıkacak. Millet İttifakı’yla açık ara bu seçimi kazanacağız. CHP’nin de birinci parti olacağından en ufak bir şüphem yok."