Babaannemi belli bir süre aramadığım zaman ilk aramamda şöyle der hep 'İyi hatıran geldi...' Bu söz burada böylece dursun, buna atıf yapacağız ilerde…

Bilindiği üzere ilimizde İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile bir banka arasında 2021 yılının Eylül ayında yıllık 817 TL'ye denk gelecek şekilde 2 yıllık bir maaş promosyon anlaşması imzalanmıştı.

Biz de Türk Eğitim Sen olarak bu anlaşmanın Türkiye'deki en kötü, en beceriksizce imzalanan anlaşma olduğunu çeşitli görsellerle, söylemlerle ve emsallerini de göstermek suretiyle her fırsatta her platformda afişe ve deklare etmiş; milli eğitim çalışanlarını bu anlamıyla bilgilendirmiştik. Somut emsalleri ve tepkileri gören malum sendika eğitim çalışanlarından gelen tepkiler üzerine ellerine banka promosyon sözleşme metnini alarak, gittikleri her okulda (6 ay boyunca)  öğretmenler odasında yeminler edip “Bu iş bizim elimizde değil, bizim imza yetkimiz bile yok, sözleşmede burada.” diyerek öğretmenler odalarında soğuk terler dökmüşlerdi. Malum sendikanın yetkilileri “Bizim hiçbir dahilimiz yok, yetkimiz yok.” diye yemin billah edince, bizde 2017 yılında yapılan promosyon anlaşmasının haber linkini (3 yıllık anlaşma imzalandı (gunisigigazetesi.net) neredeyse milli eğitimin ismi bile geçmiyor, anlaşmayı direk beyefendiler imzalamış) ve bu arkadaşların bu yıl ilçelerde yapılan promosyon anlaşmalarından sonra ilçe teşkilatlarının paylaştığı afişleri göstermiştik. (Haber linki duruyor, ilçe paylaşımlarını kaldırdılar; ama bizde mevcut.) Öğretmen Odalarında yapılan yeminli beyanların ispatı var mı yok, ama aynı şeyler TV programında da söylendi 23.02.2022 tarihinde,  hala sosyal paylaşım sitesinde ve dahi yığın depolayıcımızda duruyor, gerek duyulması halinde “BUNU BİZ İMZALAMADIK, DÖNEMİN MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜ İLE BANKA ARASINDA İMZALANAN BİR PROTOKOL VAR, BUNUN DIŞINDA HİÇ KİMSENİN MÜDAHİLLİĞİ DE YOK, BİZ VE DİĞER SENDİKALAR SADECE GÖZLEMCİ.” şeklinde yaptıkları açıklamaları kamuoyu ile paylaşırız da...

Bir dipnot olsun diye şunu da belirtmek isterim; arkadaşlarımız bu meseleden mütevellit çok sıkıştırınca da bu arkadaşlardan bazılarının “Ya aslında promosyon zaten haram.” diyerek konuyu kapatmaya çalıştıkları da Elazığ ilindeki eğitim çalışanlarının bilgisi dahilindedir. Şimdi bakıyoruz dün promosyon haram diyen isimler sosyal medya hesaplarından yapmış oldukları paylaşımlarda zafer kazanmış komutan edasındalar; bu durumun kavramsal karşılığına daha birçok şeyle beraber ideolojik körlük (bağnazlık), halk avcılığı ya da takiye diyebilirsiniz. Şaşırdık mı asla, yakıştırdık mı evet; bilakis şaşıranlara şaşırırım.

Neyse devam edelim, geçen haftalarda katıldığım bir TV programında yine sözde yetkili sendikanın üyesi değerli bir hocamızın sorusu üzerine (Bu ismi de verebilirim isteyene, hocamız zaten kendisi de yazıyor hesaplarında) yetkili sendikanın maaş promosyon ihalesindeki etkisizliği ile alakalı nesnel durum tespiti yapıp, bu konu ile ilgili olarak haklı gerekçelerle soru sorunca durumu açıklamış, Elazığ Belediyesi çalışanları adına yapılmış olan anlaşmanın fesih maddeleri ile eğitim çalışanları adına yapılmış olan anlaşmanın fesih maddelerini karşılaştırmış, belediye çalışanları adına "geçen süre toplam süreden düşülerek kalan süreye düşen para yüzde 10 faiziyle birlikte bankaya geri ödenir" maddesinin aksine, milli eğitim ile banka arasında imzalanan sözleşmede “Anlaşma bitimine bir gün bile kalsa ödenen tüm para faiziyle birlikte bankaya ödenir.” Şeklinde bir maddenin kabul edilerek imza altına alındığını, buna göre yaptığımız hesaplamalarda 2.500-3000 tl geri ödeme yapılacağını, buna rağmen anlaşmanın yenilenmesinin her şekilde eğitim çalışanlarının lehine olduğunu ifade etmiş ve milli eğitim yetkililerine görsel medya üzerinden seslenmiştik.

Yaklaşık 5-6 ay kadar önce İl Milli Eğitim Müdürlüğüne dilekçe vererek anlaşmanın iptalini veya güncellemesini talep ettik, işçi sendikaları da dahil diğer bütün memur sendikaları ile beraber. O dönemde İl Milli Eğitim Müdürlüğü vermiş olduğu cevapta yukarıda sözü edilen ilgili maddeye istinaden sözleşmenin bitmesinin daha uygun olacağını söylüyordu. Başta dediğimiz gibi bu kadar telkin ve tenkitlerimizden sonra ahırı hatırlarına geldi, anlaşmanın feshedilebileceği…

Ahvalı şeraite bugün bir baktık yetkili sendika başkanı ile milli eğitim müdürümüz bir aradalar bir karede, milli eğitim bankaya yazı yazacakmış. Malum arkadaşlar bankacılar ve avukatlar ile görüşmüşler, ne tesadüf ki on gün kadar önce TV programında biz bankacıları ve avukatları bir araya getirdiğimizi söylemiş ve olaya profesyonel bir bakış sunulması gerektiğine atıf yapmıştık, görüyoruz ki karşılığını bulmuş.

Şimdi tam burada bir konuyu ifade etmeden geçemeyeceğim, hani Elazığ’da ilk sosyal medya gündem çalışmasını öğretmenevi temalı olarak biz yapmıştık ya, hani sonrasında Bakan Bey’in Elazığ programı öncesi kulağınıza kar suyu kaçırılmış siz de yatırımlar bizim çalışmamız ile oldu dedirtme adına “BakanÖzerElazığaMüjde” isimli bir gündem çalışması yapacağınızı paylaşmıştınız, anında sizi arayıp “Bizde yarın gündem çalışması yapacağız, bilginiz olsun biz deklare etmemiştik, sonra şöyle böyle demeyin.” demiştik de siz konudan bihaber bir hanımefendiye Rekabet mi Rol Çalmak mı? diye bir yazı servis etmiş, “HASAN TEKİN (FACEBOOK), TARKAN COŞKUN (TWİTTER)” gibi sahte hesaplarınız eliyle bu haberin linkini paylaşmış, haddizatında karanlığın içinde ateş etmiştiniz. Biz o zaman rol çalmamıştık, bilakis sizlere sosyal medya gündem çalışması nasıl yapılır hususunda emsal teşkil etmiştik. Dolayısıyla yine bugün geldiğimiz noktada bizim söylemlerimiz ve eylemlerimiz ile sürece dahil olmanız her şeye rağmen değerli bir sonuçtur.  Zinhar rahatsız değiliz, geç de olsa bir gayret sergiliyorsunuz. Biz ise anlata anlata, göstere göstere süreci bu noktaya getirdiğimiz için gururluyuz. Yalnız unutmayın, anlaşmanın iptal edilmesi noktasında bütün sendikalar milli eğitime yazı yazdı üstelik sizden evvel yazdı, anlaşmanın ne kadar kötü olduğunu anlatan afişlerimizi sizin üyeleriniz bile sosyal medyadan paylaştı. Böylece Elazığ’da bir kamuoyu oluştu, aman ha aman rol çalmaya çalışmayın. Milli Eğitim eliyle zaten olacak bir işi, -öğretmenler gününde Elazığ Belediyesi’nin sendika farkı gözetmeksizin tüm eğitim çalışanlarına verdiği yemeği kendi sendikanızın yemeğiymiş gibi sahiplenmeye çalıştığınız gibi- sahiplenmeye çalışmayın, elinize yüzünüze bulaşır. Kerameti kendinden menkul söylemlerinizi anında çürütürüz.

Anlaşma yapılacak belli, biz de orada olacağız. Merak ettiğim birkaç hususu da sormak istiyorum son olarak.

Şimdi siz 6 aydır alanda ve medyada “BİZİM HİÇBİR İMZAMIZ, ETKİMİZ, YETKİMİZ YOK, BANKALAR VERMİYOR, MİLLİ EĞİTİM BU ANLAŞMAYI İMZALIYOR.” dediniz, bu net; ama biz biliyoruz ki 5 yıl önce milli eğitimin adını geçirmeden “Biz imzaladık.” diyordunuz, bu yıl da yetkili olduğunuz ilçelerde "Promosyon zaferimiz" diye paylaşımlar yaptınız.

Eylemleriniz ve söylemleriniz arasında yer yer ama çok somut tutarsızlıklar olduğundan dolayı soruyorum, anlaşmadan hemen sonra mağrur komutan pozları ile son 6 aydaki tüm söylemlerinizi insanların gözlerinin içine bakarak, en ufak bir hicap dahi duymadan “Falan Sen’den promosyon zaferi, Falan Sen banka ile anlaşmaya imza attı?”  diyerek, dedirterek, servis ederek, haber yaptırarak inkar edecek misiniz? Yoksa TV’de de dediğiniz gibi “BUNU BİZ İMZALAMADIK, MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜ İLE BANKA ARASINDA İMZALANAN BİR PROTOKOL VAR, BUNUN DIŞINDA HİÇ KİMSENİN MÜDAHİLLİĞİ DE YOK, BİZ VE DİĞER SENDİKALAR SADECE GÖZLEMCİ.” mi diyeceksiniz?

Bir tarafım diyor ki “Yok ya o kadar da yapamaz, kendi söylemlerini -üstelik kayıtlı- inkâr edemezler.” Diğer tarafım da diyor ki “Machiavelli’nin ruhunu şad eder, AMAÇLAR ARAÇLARI MEŞRU KILAR diyerekten her türlü sahiplenmeye çalışırlar.” Hadi bakalım, göreceğiz; ama biliniz ki gördükten sonra da çelişkileri izhar edeceğiz.

EZCÜMLE SİZ ÇARIKLI ERKAN-I HARP OLMAYA HEVES EDEBİLİRSİNİZ AMA EĞİTİM ÇALIŞANLARI DA SULTAN AHMET’TE TURİST DEĞİL…

Elazığ eğitim camiamıza saygı ile duyurulur.

             Fatih Murat TAŞKIN

Türk Eğitim Sen Elazığ Şube Başkanı