AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, katıldığı canlı yayında soruları yanıtladı. Rusya Ukrayna savaşı ile ilgili açıklamalarda bulunan Kurtulmuş, "Dünya yeni yapılanmaya gidiyor" ifadelerini kullandı. Seçim kanunu ile ilgili de konuşan Kurtulmuş, "Yüzde 7 seçim barajı Türkiye'nin kazanımıdır." dedi.

AK Parti Genel Başkanvekili Kurtulmuş'un açıklamalardan satır başları şöyle;

RUSYA'NIN UKRAYNA'YI İŞGALİ

Ukrayna Rusya savaşı sadece sonuçlardan birisidir. Dünya yeni bir yapılanmaya doğru gidiyor. Muazzam bir belirsizlik ortamına küresel ölçekte büyük bir dengesizliğin söz konusu olduğu bir dönemden geçiyoruz.

Dünya yeni yapılanmaya gidiyor. Rusya - Ukrayna savaşı bunun sonuçlarından biridir.

TÜRKİYE'NİN BARIŞ DİPLOMASİSİ

Hayati barış misyonu üstlendik. Türkiye barış için bütün gücünü seferber etti.

MÜZAKERELERDEN ATEŞKES ÇIKAR MI?

Ateş kesilse bile çatışmalar ortadan kalkmaz.

UKRAYNA'DA PARALI ASKERLERİN VARLIĞI

Vekalet savaşları dediğimiz şey aslında emperyalizmin yeni taktiklerinden birisidir. Eskiden de bu durum böyleydi. Buna örnek verecek olursak Osmanlı, Filistin topraklarında çekildikten sonra hemen İngiliz hakimiyeti başladı ve buraya silahlı örgütler buraya getirildi. Oradaki yapı bozuldu ve Yahudi savaşçılar getirildi ve silahlandırıldı. Ve bundan sonra İsrail Devleti'nin kuruluşunu gördük.

Özellikle son 20 yıldır. Dünyanın her yerinde Suriye başta olmak üzere vekalet savaşları adı verilen bir savaş türü ile karşı karşıyayız. Devletler elini ateşe sokmayacak, maşalarını kullanarak silahlı paralı adamlarını kullanarak bu işi kendileri vekaleti verdikleri paralı savaşçılarla yani kiralık katillerle bu işi halledecekler.

1

ABD, Irak'ı işgal ettikten sonra Blackwater firması üzerinden kiralık katillerle Irak'ta çok iş yaptı. Ruslar da Wagner üzerinden özellikle Libya'da icraatlarını yaptılar. Şimdi Ukrayna'da benzer bir durum var. Ukrayna da dışarıdan gelecek yabancı askerleri gündeme getirdi. Dolayısıyla savaşın da bir hukuku var. Savaş ülkelerin kendini koruması yapılan bir meseledir. Burada insanlar canları pahasına vatanı için mücadele eder. İşte bu nedenle vekalet savaşları kirli bir savaştır.

ENERJİ SAVAŞLARI NEREYE GİDECEK?

Türkiye bir enerji geçiş noktası olabilir. Montrö Sözleşmesi'yle gündeme Türkiye geldi. Türkiye bu bölgedeki stratejik önemi giderek daha fazla artıyor. Ama bugün yaşadığımız enerji ve gıda meseleleri üzerindeki tartışmaları görünce 30 sene önce konuştuğumuz konular aklımıza geliyor. O zamanlar dünyanın en büyük çatışma alanları enerji, gıda ve su olarak görülüyordu. Bunlar üzerinden çatışmalar hatta savaşlar ortaya çıkacak deniyordu.

Son yıllarda buna bir de siber güvenliği katmak gerekir. Önümüzdeki dönemde dünyanın 4 tane çatışma alanı var. Yani gıda arzına sahip olanlar, enerji hatları üzerinde etkili olanlar ve su kaynaklarına sahip olmak için mücadele ülkelerin bir kavganın içerisine gireceği açıktır.

"TÜRKİYE'NİN ÖNEMİ ARTACAK"

Bu durumdalar Türkiye'ye avantaj sağlayacaktır. Türkiye bu problemlerin ortak noktasında bulunuyor. Türkiye burada istikrarlı ve güçlü şekilde ayakta kaldığı sürece hem stratejik önemi hem su hem enerji hem de gıda arzları konusunda önemi giderek artacaktır. Çin'in yol ve kuşak projesinin hayata geçtiğini düşünürsek Asya'nın en batıdaki kapısı Avrupa'nın da en doğudaki kapısı olan Türkiye bu anlamda Asya ve Avrupa bütün transit yollarının merkezinde. İşte tüm bunlarla Türkiye'nin önemi artacaktır.

SEÇİM KANUNU TEKLİFİ TBMM'DE

Yüzde 7 seçim barajı Türkiye'nin kazanımıdır.

SEÇİM KANUNU NELER GETİRECEK?

Türkiye bildik bileli 12 Eylül'ün getirmiş olduğu yüzde 10 barajı çok yüksek bulunur ve Türkiye siyasetinde temsilde adaleti ortadan kaldıran bir faktör olarak rakibimiz tarafından eleştirilen bir konuydu. Bunun yüzde 7'ye indirilmiş olması demokratik anlamda Türkiye'nin önemli bir kazanımıdır. Bunu böyle görmek gerekir.

Cumhurbaşkanlığı sistemi ile birlikte temsilde adalet meselesi fevkalade ciddi bir şekilde kendiliğinden halolmuştur. İttifakların ortaya çıkmış olması önemlidir. Şu anda Meclis'te halkın verdiği oyların yüzde 98,5 temsil ediliyor. Yani neredeyse tamamına yakını temsil ediliyor. Şu anda oyu az olan partiler ittifaklar üzerinden Meclis'e girdi ve 10-11 parti temsil ediliyor. Böyle bir yapı içerisindeyiz.

2

Sistem gereği 2 ana eksen etrafında şekillenen bir geleceğimiz olacak öyle görünüyor. 2 parti kalmayacak çok sayıda parti olacak. Bu partiler ittifaklar üzerinden işbirlikleri üzerinden seçimlerde beraber olacaklar. Ama kendileri farklı kimlikleriyle birlikte siyasette farklıklarını sürdürecekler. Dolayısıyla hem seçim barajının düşmüş olması daha fazla sayıda partinin bu çoklu yarışa katılması için bir katkıdır.

Zaten şu anda pratiğimiz 10'un üzerinde siyasi partinin Meclis'e girmesini sağlamıştır. Her parti kendi kimliğiyle ittifakın içerisinde olmak şartıyla kendi amblemiyle seçime girer ve ne kadar oy aldığını diğer partiler içerisinde erimeden ne kadar ayakta durabileceğini bu şekilde test etmiş olur. Mevcut sistemdeki uygulama bu teklifle birlikte resmileştirilmiş oldu.

YURT DIŞINDAKİ VATANDAŞLARIN VEKİL SEÇMESİ

Bu konularda çok konuşuldu. Yurt dışının ayrı bir seçim bölgesi olarak kabul edilmesi gibi ama böyle bir noktada uzlaşı sayıldı. Yurt dışındaki Türkleri temsil eden vatandaşlarımızı temsil eden arkadaşlarımızın zaten siyasi partiler içinde temsil edilmesi yolu ve imkanı var. Yurt dışının ayrı bir seçim bölgesi yapılması teklif edilmedi.

Zaten oradan gelen oylarla birlikte Türkiye'nin içerisindeki milletvekili seçimine doğrudan etki etmektedir.

"HDP'NİN GÖLGESİ 6'LI MASADAYDI"

Bizim baştan beri bütün temel eleştirilerimizden birisi şudur. Biz partilerin açık net niçin ittifak yaptıklarını halka anlatarak iş birliği yapmalarından asla rahatsızlık duymayız. En son 6 siyasi partinin bir masa etrafında bir araya geldiler ama oradaki ittifak aslında 6+1, yani HDP'nin de gölgesi ruhu o toplantıda o masanın etrafındaydı. 6 parti HDP olmazsa yarış dışı kalacaklarını biliyor.

İttifakın en görünen ucunda olan Kılıçdaroğlu'nun üzerinde hem bu HDP'nin seçmen kitlesini kendi etrafında toplamayı başaracaklar hem de HDP'Nin terör örgütüyle olan irtibatını HDP üzerindeki gölgesini ittifaka yansıtmayacaklar. Çok zor bir iştir.

MİLLET İTTİFAKI'NIN ADAYI KİM OLACAK?

Adaylık konusunda oldukça zorlanacaklar. Aday kim olursa olsun diğer partiler buna soğuk bakar.

"ÇİFTE ŞİDDET YASASI" TBMM'YE GELİYOR

Suç sadece yasayla engellenemez. Toplumsal farkındalığın oluşturulması lazım.