Tunç, nafaka konusuyla ilgili olarak şunları dile getirdi: Medeni kanunumuzda nafaka süresiz hale getirildi. Bu durum, kısa süreli evliliklerden sonra dahi uzun yıllar boyunca nafaka ödenmesine yol açabiliyor. Ancak Bakan Tunç, bu durumun kadınların da mağdur olmasına neden olmaması gerektiğini vurgulayarak, dengeleri gözeterek yeni bir tasarının hazırlanacağını ifade etti. Adalet Bakanı, tasarının Meclis'in yeni döneminde gündeme geleceğini belirtti. Konuşmasının devamında, kiracıların durumuyla ilgili bir önerge hakkında da bilgi verdi. Kiracıların mağduriyetini engellemek amacıyla kira miktarındaki yüzde 25'lik sınırlamanın bir yıl daha uzatıldığını açıkladı. Bu durum özellikle eski kiracıların düşük kiralar nedeniyle itiraz etmesiyle gündeme gelmişti. Bakan Tunç ayrıca, kiracı ve ev sahiplerinin sorunlarına çözüm arayışının bir sonucu olarak, dava sayısında ciddi bir artış olduğunu belirtti. Bu nedenle, 1 Eylül itibarıyla arabuluculuk müessesesinin devreye gireceğini ve bu sayede kişilerin dava açmadan önce arabulucuya başvurabileceklerini ifade etti. Bu düzenlemenin, uyuşmazlıkları en aza indirme amacını taşıdığını ve sonuçları görmek için bir süreç gerektiğini belirtti. Bakan Tunç, ayrıca Cem Garipoğlu davasıyla ilgili olarak da açıklamalarda bulundu. 2014 yılında başlayan davada, cinayet hükümlüsünün cezaevinde intihar ettiği belirtiliyor. Ancak ailenin anayasa mahkemesine başvuru hakkının olduğunu ve bu durumun yeniden inceleneceğini ifade etti. Son olarak, infaz düzenlemesi hakkında da bilgi veren Bakan Tunç, Covid-19 salgını döneminde açık cezaevi hükümlülerine verilen izinlerin bu hükümlülerin topluma alışmasına ve ıslah olmasına katkı sağladığını belirtti. Denetimli serbestlik kararına göre, cezasının 5 yıldan az olan hükümlülerin geriye kalan sürelerinin denetimli serbestlik yoluyla infaz edileceğini, ancak 5 yıldan fazla olanların cezaevine döneceğini açıkladı.