20 Aralık'ta Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarıyla birlikte sert çakılan döviz kurları ile ilgili bir algı oluşmuş durumda. Aralık ayında sürekli dalgalı bir yol izleyen dolar kuru sebebiyle enflasyon verilerinin de beklenenden yüksek olacağı düşünülüyor.

3 Ocakta açıklanacak enflasyon verilerinin doların tekrar yönünü yukarı çevirebileceği söylentisi üzerine, Yeni Şafak yazarı Mehmet Acet konuya ilişkin açıklamalarda bulundu.

Mehmet Acet'in açıklamaları şu şekilde:

Dolar düşünce yüzü düşenler, hevesle önümüzdeki haftayı işaret etmeye başlamış durumdalar.

Malum, pazartesi günü yıllık enflasyon rakamları açıklanacak.

Aralık ayında kurdaki şiddetli dalgalanma nedeniyle yüksek bir enflasyon rakamının açıklanması bekleniyor.

Enflasyon yüksek çıkınca bunun kurda yeni bir dalgalanma üreteceği söyleniyor.

Niçin?

Şöyle bir izah yapılıyor:

20 Aralık’ta Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı kur garantili mevduat uygulamasında kur’un yükselmemesi halinde Türk lirasının getirisi en fazla yüzde 17 olarak kalacak (Politika faizi artı 3 puan).

Ama diğer yandan enflasyon yüksek çıktığı halde, kur’da yükselme olmazsa, “Paramın değeri düşüyor” diye düşünenler telâşla yeniden dövize yönelebilir.

O da doların ateşini, 20 Aralık öncesinde olduğu gibi şiddetli bir şekilde yükseltebilir.

Senaryo bu.

Önümüzdeki hafta böyle bir senaryo karşımıza çıkabilir mi?

Evet, çıkabilir.

Ancak, telâşla ya da hırsla dolara hücum etmeye yönelebilecek olanlara bir hatırlatmada bulunalım.

Hükümet, 20 Aralık’taki hamlesi ile doların ateşini söndürüp aşağı çekmeyi başardı mı?

Başardı.

Tabii o arada, Türk lirasındaki ‘serbest düşüş’ halinin devam edeceğini düşünerek paniğe kapılıp 18 liradan dolar alanlar ‘çarpılmış’ oldu.

Ekonomi yönetiminin son günlerdeki mesajlarına bakıldığında, yüksek kur’a izin verilmeyeceği yönündeki kararlılığın sürdüğü rahatça görülebiliyor.

Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin Nebati, bunu şöyle gerekçelendirdi:

“450 milyar dolar civarında borcu olan ve bir liralık artış halinde bu borcu 450 milyar liraya yakın artacak olan bir ülkede yüksek kur’u kim ister?”

Ekonomi yönetimi, doların makul seviyelerde istikrar kazanması için elindeki enstrümanları kullanmaktan çekinmeyeceği yönündeki mesajlarını sürdürüyor.

Unutulmasın.

20 Aralık’ta bu enstrümanların sadece bir tanesi devreye sokuldu.

Erdoğan’ın o açıklamasıyla faiz artırmak dışında seçenek yok diyenlerin aksine, başka türlü finansal araçların devreye sokulmasıyla da doların ateşinin düşürülebileceği anlaşılmış oldu.

Doları bir türlü aklından çıkaramayanlar için buradan verebileceğimiz yeni haber şu:

Rafta ihtiyaç halinde kullanılmayı bekleyen başka enstrümanlar da var.

Dahası, gerekmesi halinde o enstrümanların da kullanılacağına dair sinyaller açıktan veriliyor.

Yani aslında küçük yatırımcıya ‘dikkat et, yeniden çarpılabilirsin’ mesajı herkesin anlayabileceği bir dille veriliyor.

Lafın tamamı yaşı epeyce küçük olanlara anlatılır ama biz yine de uyarı görevini yerine getirelim.

Yeni yıla kimse panik yaparak girmesin.