MEB, ilk kez 2003'te başladığı ücretsiz ders kitabı dağıtımı için son 13 yılda, 3 milyar 700 milyon 208 bin 905 lira ödedi. 2003-2015 yılları arasında da ilk ve ortaöğretim öğrencilerine tam 2 milyar 206 milyon 992 bin 811 ücretsiz ders kitabı dağıtıldı.

Sadece geçen yıl 2018-2019 öğretim yılı için il ve ilçelerin kendi okullarına kitapları dağıtmak için harcadığı para yani bu konu ile ilgili olarak bakanlıktan il ve ilçelere gönderilen para miktarı: 14.821.770 TL.

2016-2017, 2017-2018, 2018-2019 eğitim ve öğretim yıllarında dağıtılan kitap sayıları ve kitaplar için ödenen miktar belirtilmemiş.

Her yıl için ortalama 290 milyon TL ödendiği varsayıldığında 5 Milyar Türk Lirası’na yakın bir ödeme yapıldığı gerçeği ile karşı karşıyayız.

Ücretsiz ders kitaplarına harcanan paranın önemini vurgulamak bakımından dile getirilmek gerekirse;

2003-2013 yılları arasında ortalama bir okulun yapım maliyeti 5 Milyon Türk Lirasıdır. Günümüzde ise 8 milyon ile 10 milyon Türk Lirası arasında değişiklik göstermektedir.

Ücretsiz ders kitaplarına harcanan 5 Milyar TL ile ortalama 700 ile 1000 adet arasında okul yapılabilmesi mümkündü. Dolayısıyla ücretsiz ders kitaplarının dağıtımı devam etmeli ancak bu kadar maliyeti ortadan kaldıracak bir yöntem geliştirilmelidir.

Ücretsiz ders kitaplarının maliyetinin planlamasının yapıldığı ilk yıldan başlayarak tamamen düşürmek böylece kamu yararı oluşturularak ücretsiz ders kitaplarına ayrılan ödeneğin - gerekiyorsa- eğitimin başka alanlarına kaydırmak gibi bir hedefimiz olmalıdır.

Her geçen yıl öğrenci mevcudu artmakta, her yıl kitaplar yeniden basılmakta, her yıl bu kitaplar –çoğunlukla hiçbir şekilde kapağı açılmadan- öğrenciler, veliler veya okul müdürlüklerince geri dönüşüme gönderilmektedir.

Böylece her yıl 300 Milyon TL gerektiği gibi kullanılmamakta ve büyük bir kamu israfı oluşmaktadır.

Peki, Neler yapılmalı?

Mevcut ders kitaplarının baskı kalitesi değiştirilerek daha dayanıklı hale getirilmelidir. Kitapların bir bilgi kaynağı olmaktan çok bir eğitim aracı olduğu gerçeği göz önünde bulundurularak baskı kaliteleri, gerekiyorsa fasiküller şeklinde olmalıdır.

Kitapların diğer eğitim araçları; akıllı tahta, tablet, bilgisayar, basket topu, futbol sahası, televizyon, akıllı telefon gibi bir eğitim aracı olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Ders kitapları veya fasiküller yıllık palana göre öğrenciye dağıtılıp tekrar geri alınmalıdır

Kitaplarını korumayan, geri getirmeyen öğrencilerin velilerinden kitaplar tazmin edilmelidir. Kitaplar öğrencilerden alındıktan sonra bir kütüphane düzeneği şeklinde okulların kitap arşivine kaldırılmalı bir sonraki eğitim öğretim yılı için sonraki öğrencilere imza karşılığı dağıtılmalıdır.

Yıpranan, zarar gören, kaybolan veya diğer sebeplerle kullanılamayacak kadar eskimiş ve müfredatı değişmiş gibi nedenlerle artık eğitim aracı olamayacak kitapların yerine talep edilen kitap sayıları okul idarecilerince sebepleri de yazılarak İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri’nden talep edilmelidir.

Özel okullara ücretsiz ders kitabı verilmemelidir.

Ücretsiz ders kitaplarının birçok kez başka öğrenci tarafından kullanılacak olması bir olumsuzluk değildir. Gelişmiş ülkeler bunu yapmaktadır. Yani bir kitap defalarca başka öğrenci tarafından kullanılmaktadır

Öğrenci, öğretmen ve veli emek sarf edilmeden ulaştıkları bir aracı (kitabı) gerektiği gibi korumamaktadır. Böyle olunca bizim için çok önemli ancak diğer muhatapları tarafından önemsenmeyen kitap, Haziran ayında geri dönüşüme gönderilerek çöp olmaktadır

Bu şekilde kalitesi de tartışılan ücretsiz ders kitapları bu politika ile yürütülmesi için birçok çıkar çevresi oluşmaktadır. Yayın evleri, matbaalar, lojistik firmaları, nakliye şirketleri, aracılar, komisyoncular vs. gibi birçok nema gurubu her yıl bu kitapların yeniden basılmasını istemekte ve gerçeklerin anlaşılmasının önüne geçmektedirler.

Ücretsiz ders kitapları hazırlanırken komisyonlarda başta alanında başarılı öğretmenlerin yanında, anneler, babalar, idareciler, toplum tarafından kabul görmüş sanat, devlet, siyaset, edebiyat, din ve kanaat önderleri gibi yetkin kişiler olmalıdır. Hatta öğrenciler bile kitap hazırlama komisyonunda görev alabilmelidir.

MEB’in dikkatine...

Ufuk Çoşkun

Milat gazetesi