SAKARYA (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sakarya'da düzenlenen mitingde halka hitap etti.

Erdoğan, 31 Mart akşamı bu aşk hikayesini farklı bir şekilde yazacaklarını söyledi.

Hak ve hakikat yolunda 40 yıldır birlikte yolculuk yaptıkları Sakarya'nın ilçelerindeki, mahallelerindeki, hanelerindeki vatandaşları selamlayan Erdoğan, "Artık bahar kendini iyiden iyiye belli etmeye başladı. Bahar, yılın bir mevsimi. Sakarya'nın gönlü vatan sevgisiyle, millet sevdasıyla, ülkeye hizmet aşkıyla dört mevsim baharı yaşıyor. Baharın müjdecisi olarak havaya, suya, toprağa düşen cemreler, inşallah 31 Mart'ta büyük ve güçlü Türkiye'nin müjdecisi olarak ben inanıyorum, sandıklara da düşecektir." dedi.

Bunun için 11 günün kaldığını hatırlatan Erdoğan, seçim mitinglerine 8 Şubat'ta Sivas'ta başladıklarını, bugün Sakarya'da 45. il mitingini yaptıklarını, Sakarya'dan sonra Kocaeli'ne gideceğini, İstanbul'da 13, Ankara'da 8 ilçe mitingi yaptığını, akşam Üsküdar'da 14. ilçe mitingini yapacağını kaydetti.

Sakarya'ya gelmeden gittiği Ereğli ile birlikte çeşitli illerde 4 ilçe mitingi gerçekleştirdiğini ifade eden Erdoğan, 39 günde 71 miting gerçekleştirmiş olacağını anlattı.

"Çok koşturmamızın sebebi, milletimize olan aşkımızdır"
Katıldığı diğer toplantıları, buluşmaları, resmi programları, kabulleri, ziyaretleri saymadığını belirten Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Cumhurbaşkanı olarak, yürütmenin başında bulunduğumuz Cumhur İttifakı ile Meclis'te çoğunluğu elde tuttuğumuz halde, niçin bu kadar çok çalışıyoruz? Niçin koşturuyoruz? Niçin mücadele ediyoruz, sadece 3-5 belediye başkanlığı veya eksik veya fazla almak için bu kadar çalışılır mı? Eğer öyle olsaydı muhalefetin bizim 71 miting yaptığımız yerde 171 miting yapması gerekirdi. Çünkü onların böyle bir neticeye daha çok ihtiyaçları var. Buna rağmen bizim değil yarımız, onda birimiz kadar bile çalışmıyorlar. Laf ola beri gele... Yasak savma kabilinden göstermelik toplantılarla gün öldürüyorlar. Bizim böylesine çok çalışmamızın sebebi, ülkemizi ve sizi çok seviyor olmamızdandır.

Bizim bu kadar çok koşturmamızın sebebi, milletimize olan aşkımızdır. Bu ülkenin bir avuç toprağına, bu milletin tek bir ferdinin saçının teline zarar gelmemesi için ülkemizi güçlü tutmamız gerektiğini biliyoruz. Ülkemizin gücünün de, istikrar ve güven ortamının sürmesinden geçtiğini biliyoruz. İşte bu sebeple 31 Mart'ta elbette belediyelerimiz vasıtasıyla, şehirdeki insanlarımıza en güzel hizmetleri sunabileceğimiz bir neticeye ulaşmak istiyoruz. Ama bunun yanında seçimden ülkemizin tökezlemesini bekleyenlere fırsat vermeyeceğimiz bir sonuçla da çıkmayı hedefliyoruz. Onun için 31 Mart'ın bir beka seçimi olduğunu söylüyoruz."

Türkiye ile ve Türk milleti ile hesabı olan herkesin 31 Mart'ı beklediğini ifade eden Erdoğan, "Son yıllardaki her seçimde bu gerçeği tecrübe ettik. 2013 yılından önce Gezi olayları, ardından 17-25 Aralık emniyet-yargı darbe girişimini yaşadığımızda, birileri 2019 mahalli idareler seçimlerinin bizim sonumuz olacağını düşünerek, ellerini ovuşturuyorlardı. Hamdolsun milletimizle birlikte olduk. Bu hesabı yapanların ellerini, böğürlerinde bıraktık." dedi.

"Milletimiz meydanı 31 Mart'ta da bunlara bırakmayacak"
Erdoğan, 2014 ağustosundaki Cumhurbaşkanlığı seçiminde benzer bir beklentiye girildiğini ama bu seçimlerde de istenilenin elde edilemediğini ifade ederek, şunları kaydetti:

"Sonra 2015 haziran seçiminde hiçbir parti çoğunluğu elde edecek sayıya ulaşamayınca, bir kez daha ümitlendiler. Sandılar ki milletimiz ülkesine sahip çıkmayacak, bunlar da diledikleri gibi at oynatacaklar. Bu süreci de milletimizle bir olup, kasım seçimleriyle geride bıraktık. Baktılar sandıkta olmuyor, 15 Temmuz'da darbeyle ülkeyi ele geçirmeye çalıştılar. Hamdolsun bunda da başarılı olamadılar. Milletimiz canı pahasına istiklaline ve istikbaline sahip çıktı. Cumhur İttifakı'nda birlikte olduğumuz MHP ile ülkemizi yeni yönetim sistemine geçirdiğimiz 16 Nisan halk oylaması ile geçen yıl yapılan cumhurbaşkanlığı ve Meclis seçimlerinde de hep hüsrana uğradılar.

Şimdi de gözlerini 31 Mart'a dikmiş durumdalar. Tüm kalbimle inanıyorum ki, bir kez daha başaramayacaklar. Milletimiz meydanı 31 Mart'ta da bunlara bırakmayacak. Gözlerini öyle karartmış durumdalar ki, iradelerini terör örgütünün emrindeki partiye teslim edecek kadar işi ileriye götürdüler. Her ne kadar kendilerini inkar etmeye çalışsa da terör örgütünün emrindeki partinin eş başkanı her fırsatta çıkıp bu gerçeği bas bas bağırarak ilan ediyor."

'Bunlar tamamen bu ülkede etnik yapı oluşturmak istiyorlar'
Bazı HDP'li milletvekillerinin terör örgütü PKK'yı destekleyen konuşmalarının yer aldığı görüntüleri izleten Erdoğan, Türkiye'de Kürdistan diye bir bölge olmadığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 780 bin kilometrekarede, 82 milyon nüfusla Türk'üyle, Kürt'üyle, Laz'ıyla, Çerkez'iyle, Gürcü'süyle, Roman'ıyla ve Arnavut'uyla herkesin bir ve beraber olduğunu ifade eden Erdoğan, "Bizi bölemeyecekler, bizi parçalayamayacaklar." diye konuştu.

Erdoğan, kalabalıkla birlikte rabia işareti yaparak, "Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız." ifadelerini yineledi.

HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli'nin seçimlerle ilgili video görüntüleri izleten Erdoğan, şöyle devam etti:

"Senin bu ülkedeki tüm etnik unsurlara, Türk'üne, Laz'ına, Çerkez'ine, Gürcü'süne, Abazha'sına, Arnavut'una, hepsine saygın olacak. Türkiye benim Kürt kardeşlerimden ibaret değil ki. Şu anda Güneydoğu Anadolu'da, Doğu Anadolu'da bunca Kürt kardeşlerimin oylarını alıyoruz. Belli bölgelerde birinci partiyiz. Bunlar tamamen bu ülkede etnik yapı oluşturmak istiyorlar. Sizin bu anlayışınıza da fırsat vermeyeceğiz. Çünkü sen zaten Kürt de değilsin. Ne idüğü belirsiz. Kürdistan'ı çok seviyorsan Kuzey Irak'ta var. Buyur oraya git. Senin gibi olanlar varsa onlar da oraya gitsin ama bu ülkeyi size böldürtmeyeceğiz."

"Karanlık oyunu birlikte bozalım"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ülkesine ve milletine olan sevgisinden zerre kadar şüphe duymadığı CHP'ye gönül verenlere, milliyetçiliği konusundaki samimiyetine yürekten inandığı ve hala İYİ Parti'ye ümit bağlayanlara, geçmişi inkar etme pahasına garip bir siyasetin içinde bulunan ve hala Saadet'le birlikte olanlara, iradeleri adeta bir meta gibi pazarlanan, tezgaha konulan Kürtlere seslendiğini söyledi.

Hangi sebeple olursa olsun kırgınlığını sandığa yansıtma düşüncesi olanlara da seslendiğini belirten Erdoğan, şöyle konuştu:

"Gelin bu karanlık oyunu birlikte bir kez daha bozalım. Gelin Türkiye'yi tökezletmeye çalışanları birlikte bir kez daha hüsrana uğratalım. Gelin 2023 arifesinde ülkemizi yeniden bir asır öncesine götürmek için fırsat bekleyen bu grupların heveslerini bir kez daha kursaklarında bırakalım. Gelin ülkemizi büyük ve güçlü Türkiye yolundaki bu önemli dönemeçten birlikte sağ salim çıkartalım. Siyasette yeni ufukların açılmasına ihtiyaç varsa, gelin bunu birlikte ama doğru zamanda yapalım. Bugün Türkiye'nin bir olma, beraber olma, iki elin parmakları gibi kenetlenme günüdür. Suriye meselesi sınırlarımızda bir terör koridoru oluşturulması aşamasına gelmişken istikrarımızı tehlikeye atamayız. Diplomasiden ekonomiye her alanda dışarıdan ülkemize yönelik saldırılar her gün daha da artarken devletimizi zafiyete uğratamayız."

"Milletimizle hep gönül diliyle konuştuk"
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yeni Zelanda'daki terör saldırısına değinerek, şunları kaydetti:

"Ülkemizde bazıları kendi tarihimizin zaferlerini ve yenilgilerini unutmuş olabilir. Ama elin oğlu hiçbirini unutmamış. Unutmadığı gibi 2019'da getirip, onu da silahına kazımış. Bununla yetinmeyip cami basıp 50 Müslüman kardeşimizi alçakça katletmiş. Bölücü örgütün eli kanlı teröristlerinin de bu alçak katille amacı aynı değil mi? Amaç Türkiye'yi yapabilirlerse tümüyle yıkmak. Beceremezlerse zayıflatmaktır. Amaç bu vatandan son ferdimize kadar hepimizi ölü veya diri atmaktır. Amaç bize bu dünya üzerinde özgürce nefes alabileceğimiz hiçbir yer bırakmamaktır. Bu oyunu görmeyenlere diyecek sözümüz yok. Çünkü bazılarının gözleri vardır görmez, kulakları vardır duymaz, dilleri vardır, konuşmaz. Bazıları da hepsini görür, duyar ama başka türlü konuşur. Bizim milletimizin kalbiyle dili aynı istikamettedir. Bunun için biz de milletimizle hep gönül diliyle konuştuk, gönül diliyle anlaştık. Bugün de aynısını yapıyoruz. İnşallah 31 Mart seçimlerinde bu hasbi iletişimimizin neticesini alacağız."

Erdoğan'ın, "Sakarya 31 Mart'ta şehrine ve ülkene sahip çıkıyor musun? Sakarya 31 Mart'ta milli iradeye, demokrasiye, özgürlüğe sahip çıkıyor musun? Sakarya 31 Mart'ta hizmet siyasetine sahip çıkıyor musun?" sorularına katılımcılar "evet" yanıtını verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehri sadece aşkla sevmekle kalmadıklarını, tarihi hizmetlerle de tanıştırdıklarını dile getirdi.

"17 yılda 24 milyar liralık yatırım yaptık"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kente 17 yılda 24 milyar liralık yatırım yaptıklarını ifade ederek, eğitimde 3 bin 136 yeni derslik inşa ettiklerini, 86 binden fazla öğrencinin yüksek öğrenim gördüğü şehre 2. devlet üniversitesi olan Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi'ni kurduklarını anlattı.

Yüksek öğrenim öğrencileri için 9 bin 554 kişi kapasiteli yurtları açtıklarını, 2 yıla kadar Pamukova'da 250 kişilik bir yurt daha açacaklarını belirten Erdoğan, şehre 28 bin seyirci kapasiteli bir stadyum, spor salonları, futbol sahaları inşa ettiklerini söyledi.

Erdoğan, eski stadın yerine yapacakları Millet Bahçesi'nin çalışmalarına da yakında başlayacaklarını müjdeleyerek, 2020'de Türkiye'de ilk defa yapılacak Dağ Bisikleti Dünya Şampiyonası'nı Sakarya'ya getirdiklerini aktardı.

Ayçiçeği Bisiklet Vadisi'nde sporcuların yanında, tüm halka da hizmet verdiklerini dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:

"Sakaryalı ihtiyaç sahiplerine, şehit yakınlarımıza, engellilerimize toplamda 1,3 katrilyon lira tutarında sosyal yardım yaptık. Sağlıkta toplam bin 335 yataklı, 17'si hastane olmak üzere, 47 adet sağlık tesisini şehrimize kazandırdık. 200 yataklı Sakarya Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi ile birlikte 6 sağlık tesisimizin inşaatı sürüyor. İhale sürecinde olan bin yataklı Sakarya Şehir Hastanemizin yapımına inşallah yakında başlıyoruz. Sakarya'da bugüne kadar 7 bin 362 konut projesini hayata geçirdik. İmar barışıyla 179 bin Sakaryalı kardeşimizin sorununu çözdük. Adalet hizmetlerinin etkin yürütülmesi için Sakarya'da İstinaf Mahkemesini faaliyete geçirdik. Ulaştırmada 133 kilometreden devraldığımız bölünmüş yol uzunluğunu 268 kilometre ilave ile 401 kilometreye çıkardık."

Sakarya'ya yatırımlar
Cumhurbaşkanı Erdoğan, uzunluğu 398 kilometre olan Kuzey Marmara Otoyolu'nun Odayeri-Kurtköy ve Odayeri-Yassıören aralarını daha önce trafiğe açtıklarını hatırlatarak, Çatalca Yassıören kesimiyle, Habibler Kavşağı-Başakşehir Kavşağı arasının resmi açılışını da üç gün önce Çatalca'da yaptıklarını söyledi.

Buradan Kocaeli'ne geçip, orada mitingi yapıp, canlı bağlantıyla otoyolun yaklaşık 45 kilometrelik kesiminin daha açılışını gerçekleştireceklerini dile getiren Erdoğan, "Projenin 257 kilometrelik Kurtköy-Akyazı kesiminin tamamını önümüzdeki yıl tamamlıyoruz. Bu otoyolun, ana yol, bağlantı yolu ve kavşak kollarıyla birlikte 67 kilometresi Sakarya il sınırları içindedir. Kuzey Marmara Otoyolu'nun İstanbul-İzmir Otoyolu'na da bağlantısını sağlayarak bu iki projeyi birbirine entegre ediyoruz. Böylece Marmara Bölgesinin kuzey-güney ve doğu-batı aksında konforlu bir güvenli erişim sağlamış oluyoruz." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sakarya'daki bir diğer önemli yol projesinin de Karasu Tüneli'nin de içinde olduğu Kaynarca-Karasu-Kocaeli-Ankara Hududu Bölünmüş Yolu olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

"Buradaki çalışmaları da önümüzdeki yıl tamamlıyoruz. Yapımı devam eden Akyazı-Dokurcun-Ballıkaya varyantı bölünmüş yolunu, İstanbul, Edirne, Gümüşova otoyollarındaki çalışmaları da seneye tamamlıyoruz. Adapazarı-Hendek ayrımı, Karapürçek Akyazı yolundaki çalışmaları, Körfez Kavşağı, Gümüşova Kavşağı'ndaki çalışmaları, Sinanoğlu Limandere şehir geçişini ve Sakarya Topça Köprülü Kavşağı'nı da bu yıl bitiriyoruz. Çevreyolu dahil, İznik-Mekece yolunu ise 2 yıla kadar tamamlıyoruz."

"Karasu Limanı Karadeniz'den dünyaya açılan kapı olmaya adaydır"
Erdoğan, Ankara-İstanbul Yüksek Hızlı Tren Hattı'nın, aynı zamanda Sakarya'nın projesi olduğunu belirterek, "Hızlı treni getirmenin yanında Sakarya'ya hızlı tren fabrikasını kurmak da şüphesiz bize nasip oldu. Bunu biz kurduk. Türkiye'de teknolojisi bulunmayan her türlü hızlı tren setlerini ve modern metro araçlarını artık Sakarya'da üretiyoruz. Toplam maliyeti 10,5 katrilyon lira olan Gebze-Halkalı Hızlı Tren Hattı, İpek Demiryolu'nun ülkemizden geçen bölümünün önemli bir bağlantısını oluşturuyor. Bu projeyi de yakında hayata geçiriyoruz." şeklinde konuştu.

Sakarya sanayisi için çok önemli bir proje olan ve yapımı için temeli 1995'te atılan Karasu Limanı'nı tamamlayarak, işletmeye açtıklarını vurgulayan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Sahip olduğu kapasite ve sunduğu taşıma avantajlarıyla bu liman Karadeniz'den dünyaya açılan kapı olmaya adaydır. Şehri, Karasu Limanı'na ve sanayi tesislerine bağlayacak demiryolu projemizin yapımı devam ediyor. Bu demiryolunu Ereğli ve Bartın limanlarına bağlayacak bir başka projemizin etüt çalışmaları da sürüyor. Ada Ekspresi'nin seferleri yüksek hızlı tren çalışmaları sebebiyle durdurulmuştu. Sakarya'nın bu imkandan daha fazla ayrı kalmasına gönlüm razı olmadı. Hemen seferlerin başlatılması talimatını verdim ve ilk tren cumartesi günü öğle vakti yanımızdaki istasyona ulaştı. Bundan sonra her gün 5 gidiş, 5 geliş olacak şekilde Adapazarı-Pendik arasında sefer yapacak. Hayırlı olsun. Sakarya'da iki baraj, bir gölet inşa ettik. 3 baraj ve 5 gölet daha inşa ediyoruz. Bunlardan biri de şehrin içme suyu ihtiyacını karşılayacak olan Ballıkaya Barajı'dır. İnşallah bu barajı da yakında hizmete alıyoruz. İnşa ettiğimiz sulama tesisleriyle, 38 bin dekar araziyi sulamaya açtık. Yapım çalışmaları devam eden sulama tesisleriyle 44 bin dekar araziyi daha sulamaya açacağız."

"Bu Bay Kemal var ya bu çok garip bir insan"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 17 yılda inşa ettikleri 53 adet taşkın koruma tesisiyle, 151 yerleşim yeri ve 130 bin dekar araziyi taşkın zararlarından koruduklarını, Sakaryalı çiftçilere toplam 1,4 milyar lira tutarında tarımsal destek verdiklerini söyledi.

Sakarya'da son 17 yılda Karasu, Cevizli ve Kaynarca mobilya ihtisas organize sanayi bölgelerine bir teknopark, 16 Ar-Ge merkezi ve 3 tasarım merkezi kurduklarını dile getiren Erdoğan, kentte yatırımcılara 13 katrilyon liralık yatırım teşvikiyle destekleyerek 36 bin kişilik ilave istihdam oluşturduklarını belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Endüstri bölgesi olarak belirlediğimiz 222 hektar alan üzerine kurulan BMC Sakarya Karasu Üretim ve Teknoloji Üssü'nün temelini 13 Ocak'ta bizzat attım. Bu tesise tank, zırhlı araç, askeri kamyon, ticari araç, motor, hızlı tren ve metro gibi pek çok üretim hattı yer alacak. Yatırım büyüklüğü 500 milyon dolara ulaşacak bu tesis tüm etaplarıyla faaliyete geçtiğinde 10 bin kişiye istihdam sağlayacak. İlk etabı bu yıl, ikinci etabı ise seneye devreye girecek tesisle kendi ihtiyaçlarımızı karşılama yanında, yılık 1 milyar dolar civarında ihracat gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Böylece Sakarya ile birlikte tüm Türkiye'nin iftihar kaynağı olacak dev bir yatırım Sakarya'da hayata geçmiş olacak. Şimdi bir şeye geliyorum, bu Bay Kemal var ya bu çok garip bir insan. Arifiye'de ana bakım fabrikası, fırtına obüsü, poyraz mühimmat aracı, silahlı kuvvetlerimiz için çeşitli paletli araçlar, dürbünler ve optik malzemeler üreten önemli bir tesistir. Savunma sanayimizin birikiminde önemli yeri olan bu tesisi, modernize etmemiz ve daha etkin kullanmamız şart hale gelmiştir. Bu çalışmaları sadece kamu imkanlarıyla gerçekleştirmeye kalktığımızda böyle bir fabrikayı en az oraya yapılacak yatırım için 50 milyon dolar gerekiyordu."

Burada çok daha farklı bir adım attıklarını, yüksek teknolojiye ve hızlı iş üretme süreçlerine geçmeye hemen ihtiyaç olduğunu vurgulayan Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

"Bunun için Arifiye'deki ana bakım fabrikasının işletmesini gereken yatırımları da yapmak, modernizasyonu gerçekleştirmek ve üretimi hızlandırmak üzere, BMC'de yüzde 50-50 Katar ile orada ortaklığımız var. Aynı ortaklığı buraya da taşıdık. 25 yıllığına burayı Katar-Türk iş birliği olan BMC'ye devrettik. Bay Kemal ne diyor? 'Sattılar' diyor. Satılan birisi varsa sensin. Niye yalan söylüyorsun? Burada kesinlikle bir mülkiyet devri söz konusu değildir. Varsa böyle bir şey ispatla. Ben her şeyi bırakmaya varım. Ama sen, siyasetten çekilmeye var mısın? Çünkü dürüst değilsin. Yalancısın. Akşam yalan, sabah yalan.

Man Adası diye bir şey tutturdun, mahkemede 2,5 milyona mahkum oldun. Şimdi yargı kararını bekliyoruz. Onlar da bir yardım sandığı kurdular. Bay Kemal için milletvekilleri 5'er bin lira veriyorlar. Ben de inşallah yargı onayı geldiği zaman 2,5 milyonu Mehmetçik'e Yardım Vakfımız var, oraya vereceğim. Bu fabrikanın arazisi, taşınmazları, tezgahları, ekipmanları, her şeyi devlete ait olarak kalacak, sadece işletmesi özel sektörde olacak 25 yıllığına. Burada çalışan işçilerimiz de hiçbir hak kaybı yaşamadan üretimine devam edecek. Zaten burada yapılacak modernizasyonlar ve üretim artışı sonucunda ister istemez ilave istihdama da ihtiyaç duyulacak. Böylece hem Türk savunma sanayi hem de Sakarya'nın savunma sanayimizdeki yeri daha da güçlenmiş olacak. "

Erdoğan, göreve geldiklerinde savunma sanayinin yüzde 20'sinin yerli olduğunu, şimdi ise yüzde 70'e ulaşıldığını anlattı.

Ereğli Demir Çelik Fabrikası kurulacağı zaman, CHP zihniyetinin ona da karşı çıktığını belirten Erdoğan, "Bunlar yapmak için yok, bunlar yıkmak için var." dedi.

Sakarya'daki 65 bin iş yerine 1,5 katrilyon liralık SGK'nın prim teşviki verdiğini ifade eden Erdoğan, Sakarya'ya ve 15 ilçesine doğalgaz sağladıklarını, bunların şehre kazandırdıkları hizmetlerin bir kısmı olduğunu, gelecek dönemde Sakarya'yı daha büyük yatırımlarla tanıştırmaya devam edeceklerini kaydetti.

Muhabir: Çiğdem Alyanak, Mücahit Türetken, Hanife Sevinç, Hatice Şenses Kurukız