EĞİTİMCİNİN CAN GÜVENLİĞİ VE SORUNLULAR!

“Ülkemizde şiddet artık olağan hale geldiğinden şiddet haberleri eskisi kadar tepkiyle karşılanmıyor!” tezine şiddetle karşı çıkıyorum.

İsmet Özel’in;

“Kim hangi dünyaya kulak kesilmişse, diğerine sağır.” Cümlesi geliyor aklıma.

Şort severler demeyelim de, şort üzerinden siyaset yaparak muhafazakârlara vurmaya çalışan tipler bir şort için ortalığı nasıl ayağa kaldırıyor gördük…

Gezi Eylemlerinde polislere Molotof kokteyli atarken öldürülen çocuk için yüzlerce belki binlerce yazı yazıldı, onlarca eylem yapıldı ve hala gündemde tutulmaya devam ediliyor.

Hatta bu ülkede savcıyı odasında rehin alıp öldüren teröristlere bile methiyeler dizildi.

Yani demem o ki:

Şiddet olağan hale geldiği için değil herkes işine gelen şiddeti kınadığı için şiddetler de kendi içlerinde ayrıldı.

Başörtülü bir kadının yediği dayak gündeme bile gelmedi mesela.

Dayağı atanın ve dayağı yiyenin kimliğine bakılarak eylem kararı alındı ya da alınmadı, herkes kendi meşrebine göre olaylara bakıp ya sağır oldu ya fedai…

Bir Okul Müdürü öğrencisi tarafından tüfekle vurulup öldürülünce o müdüre bir şort kadar değer verilmemesi neyle açıklanabilir ki?

O müdürümüz için tüm Türkiye’nin ayağa kalkması, devletin acil eylem planını devreye sokması falan beklenirdi normalde.

Velilerin isyan etmesi, öğrencilerin protesto yürüyüşleri düzenlemesi, öğretmenlerin iş bırakması veya toplu eylem kararı alması beklenirdi.

Sendikalar topyekûn mücadele kararı almalıydı.

Hatta sendikalar bu tür olayların yaşanmaması için güvenlik önlemleri alması için hükümeti, bakanlığı uyarması gerekirdi olay vuku bulmadan önce.

Ama sendikalar ne yapsın?

Üyeleri, can güvenliğimiz olmasa da olur, sen bize paradan haber ver? Diyorsa, sahibine göre kişneyen at gibi, sendikacılar da mecburen paraya odaklı sendikacılık yaptılar.

Sıranın kendisine de gelebileceğini fark eden öğretmenler cılız da olsa seslerini duyurmaya falan çalıştılar ama kimse de tınlamadı görüldüğü üzere…

Üç beş lira nöbet ücreti için bir günlüğüne iş bırakan sendikalar, bir eğitimcinin ölümü üzerine neden bu kadar duyarsız kalabilir ki?

Paranızın da, pulunuzun da canı cehenneme!